Bugün Türk Şiirinin büyük ustası Atilla İLHAN'ın ölümünün 6. sene-i devriyesi...
onun hakkında ne söylesek az belki ama ben kendimle ilgili şeyleri söyleyebilirim sanırım...
Atilla İLHAN benim için çok ama çok özel...O beni hiç tanımasa da beni şiire başlatan o'dur...
ve ben onun şiirlerini okuyarak şiire aşık olan birisi olarak sanırım herkesten biraz daha boynu büküğüm bugün...


**********************************************************

MARİA MİSAAKİAN


yüksekkaldırım'da bir akşam
maria missakian'i düşündüm
eğer kendimi bıraksam
yağmur olabilirdim yağardım

kasım'da bir çınar olurdum
yaprak yaprak dökülürdüm
kalbimi sıkı tutmasam

döküp saçıp boşaltsam
içimde yükselen şiiri
kaldırımlara döküp harcasam
gözleri balıkçıl gözleri
dudaklarında tutup rüzgarı
maria missakian adında biri
gelse göğsüne kapansam

gece gölgesine sokulsam
gökyüzünde bulutlar büyüseler
yağmuru dinlesem anlatsam
şimşekler kırılıp dökülseler
bizi sokaklarda bıraksalar
leylekler üşüyüp gitseler
dönüp arkalarına bakmadan

yine akşam oldu attilâ ilhan
üstelik yalnızsın sonbaharın yabancısı
belki paris'te maria missakian
avuçlarında bir çarmıh acısı
gizlice bir sefalet gecesi
çocuğunu boğarmış gibi boğup paris'i
sana kaçmayı tasarlar her akşam
( Atilla İlhanın Ardından... başlıklı yazı Erkut Durmuş tarafından 11.10.2011 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.