‘’Ömrümüzün son demi, son
baharıdır artık
Maziye bir bakıver, neler
neler bıraktık’’
Kalbime en güzel
nağmeleriyle giren
Dinlediğim mahur bir
beste idin sen.
Şimdiyse ruhumda gezinen
bir hüzzamsın
Bırak; beni görenler,
seni “neşemsin” sansın.
’Olmaz ilaç sine-i sad
pareme
Çare bulunmaz bilirim
yareme”
Senle hatıralarıma yok
inan itirazım
Lakin bu hicranından azaptayım,
bizarım
Şimdi gelmen bile değil
bana “şifa” bilirim.
Gene de tek derdime,
şifa; seni bilirim..
“Gamdan öldüm
demedim hâl-i dil-i zar sana
Ey
gül-i taze reva görmedim azar sana”
Sana karşı ancak mültefit olmak sezadır
Sana iltifat bile lede-l- iktizadır.
Bu ömrüme bir liman ancak seni bilirim
Bütün ömrümde zaman, ancak seni bilirim
Ahir ömrümde sensiz, hüzzam ağıtlarım var
Karalayıp yırttığım, ıslak kağıtlarım var.
Sanma ki tek gidişin, eyledi beni melul
Öyleyse nedir buna sebep; bence “meçhul”
Belli ki ruhum artık kendisine kıyacak
Ki; nerden vurursan vur; asla acımayacak!
Ayşe Duran
Nisan2012