İlimizde yaşayan el sanatları içerisindeki güzel sanatlardan bazıları şunlardır:
a)Antep İşi Nakış: Nurdağı’nda genç kızların göz nuru, el emeği ile hazırladıkları çeyizlerin başında Antep İşi Nakış başta gelir. Antep İşi,ilk defa Antep ve çevresinde ev hanımları tarafından yapıldığı için bu adla adlandırılmıştır. Antep işi nakış yatak,oturma ve misafir odalarını baştan başa süsler ve herkesin hayranlığını üzerine çeker. Antepliler, bu işi elle yaptığı halde Nurdağılar bu işi makinayla yapmaktadır.
Nakışlar gergefte,kasnakta ve elle bir mentisör,markezet,grupdamur,saten,opel,patiska ve keten üzerine işlenir. İşlenecek keten veya diğer cins,dokuma tezgahının üzerine gergin halde gerilir ve açılır.
Kasnak ise yuvarlak iki daire şeklindedir. Tahtadan yapılmıştır. Biri diğerinin içine girecek kadar küçüktür. El işleri nakışların işleniş şekillerine göre; büyüklük ve küçüklüklerine göre isim almışlardır. Bunlardan bazıları fil işi,kartopu, gölge işi,mercimek, çin iğnesi, ilik işi, çitime işi vb.
Bohçaların, örtülerin,yastıkların,yorganların,küçük yastıkların, el silme mendillerinin,ateş tutacakların üzerleri rengarenk nakışlarla,türlü meyve,çiçek eşya resimleri, kuş gibi hayvan şekilleri ve geometrik ahenkli şekillerle süslenir.
Akten Köylüoğlu, bu sanat eserine “Sandıktaki servet” demiştir.

b) Antep İşi El İşlemesi: İplik sayılarak ve çekilerek yapılır. Çeşitli susma ve ajur süslemeleri yapılarak işlenir.
Bu el sanatın 6 grupta toplayabiliriz.
- Basit ajurlar
- Kesilen iplik sayısı az, kalan iplik sayısı fazla ajurlar
- Kesilen iplik sayısı fazla, kalan iplik sayısı az ajurlar
- Çitime ajuru
- Kartopu,örümcek ve badem iğneleri
- Fantezi iğneler

c) Mutfak Takım: Malzemeleri; batik boyası, ince telli samur fırça, ipekli birman.
Yapılışı: Köpük üzerine iğnelerle kumaş gerilir, kumaş üzerine hazır desenler çizilir. Çizilmiş desenler fırça darbeleriyle damar, Türk işi, gölge işi, tarama ve süsleme şeklinde yapılır.

d) Lame: malzemeleri; pike kumaş, fisto,kurdela, lameli kapitoleler, düz lame kumaş. Yapılışı: Pike kumaş üzerine lame ve renkli trikotenlerle şekil verilir, kenarlara fisto gidilerek, kurdela ile süslenir.

e) Maraş İşi (Sim Sırma): Kadife ve saten üzerine kösele kağıdı alınıp desen çizilir. Çizilen desenler mühlike ile oyularak çıkartılır. Daha sonra kadife üzerine yapıştırılır. Kadifenin altına ince karton dizilir, ardından sim sırma işlenir.

f) Sehpa Takımı: Alpaka kumaşı üzerine desen miraj kağıdı ile çizilir. Işıklandırıcı pano ile desen kumaşa geçirilir. Kumaş kasnağa gerilir, makinayla Türk işi teknikleri uygulanarak yapılması sağlanır.
g) Kırk Yama: Herhangi bir kumaş artığı küçük parçalar halinde düz dikiş şeklinde birbirine ulanır. Genelde paspas olarak kullanılır.

h) Karyola Takımı: Birman kumaşı üzerine desen çizilir, boyalarla renklendirilir. Örtüye etek geçirilerek elyafla sırınır, gipürle süslenir.
7. Nurdağı’nda Mahalli Kıyafetler:
Yüzyıllar boyunca bir görgü kuralı olan giyim, insanoğlunun üzerinde inanılmaz etkisi olan bizleri keyiflendirdiği gibi ayrıcalıklı kılan bir özellik olarak süregelmiştir.
İnsanlar için güzel giyinmek derin bir moral kaynağıdır. Nurdağlılar,dünyanın değişen düzenine ayak uydurabilmiş ve bu günlere bünyesinde barındırdığı geleneğiyle, gelişime duyarlı oluşuyla gelebilmiştir.
Mahalli kıyafetlerimizden bazıları şunlardır:
Tuman: Beyaz hassa ve kake bezinden yapılan, ayak kemiklerine kadar uzanan balakları ve uçları elle işlenen bir giysidir.
Fistan (Fıstan): Bütün köylerimizde kadınların karakteristik giyim tarzının önemli bir parçasıdır. Model olarak, yuvarlak yaka, 20 cm’lik bir yırtmaç ve ayak bileklerine kadar uzanan düz kesimden oluşur. Üzeri desenli olanları da vardır.
Cepken: Özel kumaş üzerine çeşitli motifler işlenerek yapılan bir kıyafettir.
Terlik (tellik): Beyaz kumaş üzerine kirpi okuyla delik açarak, renkli ibrişim ipliği ile zarife işlediği, eskiden genç erkeklerin, günümüzde ise milli folklor ekik elemanlarının başlarına giydikleri bir giysidir.
Palto: Gocuk adı da verilir. İçi genellikle tüylüdür. Renk olarak haki ve gri rengi tercih edilir.
Puşu: Özel kumaştan dokunan, renk ve dokunuşuna göre çeşitli adlar alan, erkek ve kadınların başlarına bağladıkları bir giysidir.
Köynek: Beyaz kumaş üzerine kirpi okuyla delikler açılarak renkli ibrişim iplikleri ile çeşitli motifler işlenen bir giysidir. Düz kesimli ve dizin altına kadar uzundur.
Kuşak: Özel kumaştan yapılarak bele bağlanan kumaşlar, dokunuşuna ve iplik durumuna göre adlandırılır. 30-40 cm genişliğindedir.
Mest (mes): Tek kat deriden yapılan ve kışın düz model lastik ayakkabının içine giyilir. Siyah renk tercih edilir.
Şalvar (don yumaklık): Her kumaştan yapılan balak kısmı dar, ortası bol, iç lastik kemerli bir giysi türüdür.
Don : Bol paçalı ayak bileklerinde büzgü olan tek düğmeli bir iç giysidir. Kesinlikle görülmez. Bölgemizde külota da don denmektedir.
Uçkur: Patiskadan dokunarak şalvara takılan, kemer görevini gören iç kemerdir.
Çorap: Kadınların doğacak yavrusu için örerek işlediği ayağa giyilen bir giysidir. Nurdağı’nda bu giysiye patik te denir.
Yelek: Elbise üzerine giyilen sırmalı, düğmeli ve oldukça süslü olan kumaş giysidir.
Ahmediye: Kadınların kullandığı koyu turuncu renkli bir başörtüsüdür.
Önlük: Kadınların iş yaparken belden aşağı taktıkları, elbiselerini koruyan bir çeşit giysi türüdür. İşlemeli olanları da vardır.
Kundura: Deriden yapılan düz bağcıklı veya bağcıksız, genellikle 3 cm yükseklikte bir topuğa sahip çeşitli renkleri olan bir çeşit ayakkabıdır.
Habhab (takunya): Tahtadan yapılan üzeri lastikli genellikle camide abdest alırken kullanılan bir çeşit ayakkabıdır.
Kadın Ziynet Eşyaları: Nurdağı halkı ziynet eşyalarını giyimi tamamlayıcı aksesuar olarak gördüğünden her giysiyi tamamlayıcı ziynet takısı kullanır. Genellikle set olayı çok yaygındır. Set denildiği zaman kolye, bilezik, yüzük, gerdanlık ve küpe akla gelir.

Altın: a) Beşi Birlik: Beş altının birleşik bir figür oluşumundan meydana gelen boyun takısıdır.
b)Bilezik: Hasır bilezik, mercimek.
c) İsimlik: İsimlerin baş harfinden oluşan takıdır.
d) Kordon: 1-3 m. boyunda zincir işi olan bel takısıdır.

Erkek Ziynet Eşyaları: Günümüz erkeği ziynete pek önem vermesede eskilerde saat ve köstek başta gelirdi. Köstek genellikle gümüş olup, tahminen 50 cm. boyunda 5-6 kat zincirden oluşurdu. Saatler kapaklı ve anahtarlıydı. Saat anahtarı kösteğe bağlı olarak yelek cebinin yanında sallanırdı. Saatin ipekli kumaştan yapılmış ve üzeri motifli bir de kabı bulunurdu.

( El Sanatlarımız başlıklı yazı Mehmet Dal tarafından 6.08.2009 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.