Korlaşmış yüreğimiz,
ayarlayamadık derecesini bir türlü.
O kadar karıştırmama rağmen
Aşkımızın mayasına g/s/özyaşlarımı
Ayarlayamadık işte ,yapamadık
Bak gördün mü?
Yine dibi tutmuş sevdamızın.
Yine o saçma sapan kavgalarla
ezmişiz birbirimizi kuru yaprak gibi
Aslında biz en büyük hatayı
özgür olma adına rüzgara kapılıp
sevgi ağacından koparken yapmışız.
Şimdi birbirinden bağımsız
kuru yaprak misali yıpranmış,
delik deşik hayatımız.
Alındın demek, gidiyorsun yine.
Misk-i amber kokan ruhunu bırak
Bir de süzdür gözlerinin yeşilini
gönlümün denizine
Şimdi çek git gidebildiğin kadar.
Unutmadan,giderken ezdiğin kasımpatıların
iki eli yakanda
Ve veda etmeden gittiğin için
martılar boğdu kendini bir kaşık suda
Sen özrünü dile onlardan ,git yine.
Alışkınım nede olsa sensiz sabahlara,
tabi sabah denirse onlara...
Gidişinin bir sonu var mı?
İstediğin kadar git sevgilim
Bana koymaz bu gidişler...
Dünya dediğin bir yuvarlak meşin
Gide gide geleceksin bana,
Gide gide geleceksin,bilesin...