Aşka meftûn
olmuşum ben, bağra hicran yüklemem;
Nûru candan
kardırır dil, gönle hüsran yüklemem;
Zorlu nefsim
soldurur şer, köşke fettan yüklemem;
Söylemez leb
nağme korsuz, kalbe şeytan yüklemem;
Sûzinaklar
yıkmışım ben, meşke nâlân yüklemem.
Handeler mecliste
çağlar, cevri sağmaz şehrime;
Neylerim
güllerle ağlar, kahrı yığmaz dehrime;
Mevsimimden
nur sızar hep, muştu yükler nehrime;
Gülnihaller
hüznü sarsar, kaygı vermez mihrime;
Sûzinaklar
yıkmışım ben, meşke nâlân yüklemem.
Bülbülün
şevkiyle yandım, güllerin dermânıyım;
Câna yağdırmam
cefâlar, rintlerin harmânıyım;
Solsa dağlar
korla sık sık, sümbülün fermânıyım;
Yığsa
sessizlik gönüller, leblerin ummânıyım;
Sûzinaklar
yıkmışım ben, meşke nâlân yüklemem.
Bâkilerden
bulmuşum feyz, toplarım kasvetleri;
Ellerim
yangındadır hep, sevk eder cennetleri;
Beklemez
dehlizde lafzım, zerk eder servetleri;
İlhamım
canlandırır bağ, çağlatır rahmetleri;
Sûzinaklar
yıkmışım ben, meşke nâlân yüklemem.
Başlatır Pervâne
taksim, bağda güller toy kurar;
Sazlarım mızrâbı
sarsar, korlu eller can yarar;
Muştular hicrânı
kırpar, şevkle eşkim nur karar;
Titremez
bağrımda mâtem, handa gönlüm dert sarar;
Sûzinaklar
yıkmışım ben, meşke nâlân yüklemem.
( fâ i lâ tün
/ fâ i lâ tün / fâ i lâ tün / fâ i lün / )