BUĞDAY TANESİ

     Başaklar; gönlüme öyle selam oldu ki,  buğday taneleri; bazen bir tutam toprak kokusu gibidirler. Yeni bir gün, ıslanmış taş kokusu, çamurla oynayan çocuk sesi gibi. Bazen de gözyaşlarına çaredir.     Baba!  Galiba senin vasiyetini yaşıyorum. Hasat zamanı yaklaşıyor ve koca çınarım hazırlıklar içindeyim. Yola düşecek düşler ve istikametler toprağa sarılmaya hazırlanıyor. Baş üstüne alınacak fırtınaların sinmesi, emeklerimle dinecek. Gurbete uğrayan, yağmurların güneşinde yeşeren filizler, ben gidince ağlamayın. Başınızı dik tutun. Ey başaklarım, bensiz de zaferler açacak türlü türlü, karanlıkla baş edeceksiniz. Uğradığım topraklara sık gelmeyin. Benin ömrünü orada izleyemeyeceksiniz. Korkularım kar eylemiyor renkli düşlerime. Dört yanımı saran haset türkülerle ulu divanda hesaplaşacağım.


      Bakışlarımı sazların ezgisinde başaklarla arıyorum. Sarı renklere meftun olmuş yürek dalgalarım, buğday tanelerinde turuncu renklere boyanıyor. Yüreğim; keşke seni tanımasaydım, sesini yazmasaydım, sıcaklığına gönül vermeseydim. Hayatın getirdiklerine karşı nazlanıyorum. Baba, sen yoksun. Umutsuzluğu selamlamak isteyen başaklarda,  güneşe sensizde koşuyorum. Çok zor olsa da başarıyorum. En yüksek dağlara bakmaktan korkmuyorum. Şiirlerimin büyüsünde kelimelerle, gönlümün coğrafyasını değiştiriyorum.


    Baba, toprağından bir tutam aldım. Habersizce,  sessizce ve isteklice yaptım. Buğday tanelerine arkadaş olsun diye başlanacaksa, güneşe serpmek için saklıyorum. Aldatan dünyaya inat, gök kuşağımda direniyorum. Yağmurlu düşlerde ki toprak kokusuna bizi sakladım. Vicdanında rahat ol. Ben seni çok sevdim. Gözden ırak sevgilerim de hep sen oldun. Senden kalan buğday tanelerine ara sıra ağlıyorum. Hicaz türkülerin sılasına gizleniyor, geçmişe ağıtlar yakıyorum. Sadece bir dilek tutuyorum.  


                        “   Yine ekeceğim belki

                              En sevdiğim mevsim yaklaştı

                              Başaklar anlaşılmıyor

                              Ne varlığında, ne yokluğunda

                              Bir umutla uyanmak

                              Son vuslattan korkmak

                              Hazır olmamak, aşkla tanışmamak

                              Ne zormuş, elinde bir buğday tanesiyle, güneşin tan yerinde beklemek.”


        Güneş doğsun ve karanlık bulutların gölgesinden sıyrılalım. Gecelerde yanan gönlümün ışığını sabahlara taşıyacağım.  Az kaldı buğday tanelerim. Sizi serpme zamanı yaklaştı. Bunu hissediyorum. Zemheri ayında toprağa karışıp, beklenilen düşler olgunlaştı.


       “ BUĞDAY TENLİ ZAFERLER HEDEFİMDE”  


     Sultan ÖZATEŞ / Yürek Dalgalarım ( Hayata dair denemeler)

( Buğday Tanesi başlıklı yazı AYYÜZLÜ tarafından 9.12.2012 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.