GEL YÂ ŞEHRÛ RAMAZAN

Kuşlar gibi uçarak sahranın çöllerinden,
Vahhalardan coşarak  gel yâ şehrû ramazan.
O Mustafa Muhammed, resûlün yollarından,
Semalardan koşarak  gel yâ şehrû ramazan.

Adalet kılıcıyla kesilince ferimiz, 
Çift başlı karıncaya yem olmadan derimiz,
On bir ayın içinde kirlendi her yerimiz,
Kudret dağı aşarak  gel yâ şehrû ramazan.

Kubbelerin altında toplanın ahaliler,
Sen gelince sevinir binbir renkli lâleler,
Kıvrılır sevincinden akarken şelaleler,
Enginlerden taşarak gel yâ şehrû ramazan.

Göklerde semah çekip, uçan melekler ile, 
Ab-ı kevserden şerbet içen melekler ile,
Bir alemden aleme göçen melekler ile,
Gökyüzünden coşarak gel yâ  şehrû ramazan.

Bütün günler üşüdü, ay ve  haftalar dondu,
On bir ayın sultanı  adı ramazan kondu,
Ey gönüller gülşeni Güneş mehtaba döndü,
Meleklerle pişerek gel yâ şehrû ramazan. 

Deryada tek başına kimsesiz ada gibi,
Işıkları kapanmış bomboş bir oda gibi,
Gökkubbenin bağrından kopan bir nida gibi,
Damla damla düşerek gel yâ şehrû ramazan.

HARUN YILDIRIM ...
02-06-2016

( Gel Yâ Şehrû Ramazan başlıklı yazı Harun Yıldırım tarafından 2.06.2016 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu