Demgâh o ki hâr yolunda harabedir evvelinden Ahraz eylenmiş dilleri kırılıyor ince ince Bin kıvılcım nârâsında şaha kalkar aşk elinden Karanfiller ekeceğim demgâhta sırrı bilince
O vakit ki dökülecek avuçlarıma gün yası Haciz getirecek kalbe viranelerin dünyası
Demgâh o ki zenb yüzünden zedelenir her yanımdan Gölgelere zehir siner pişmanlığa dem vurdukça Filiz verir nağmelerim filizlenir beyânımdan Yazgılanır menşuruma elif ba’larda durdukça
O vakit ki sökülecek kandilleri gün yüzünün Rutubeti hûşû kokan kırlangıçsız gökyüzünün
Demgâh o ki ırak kalır enaniyet ve kibirden Uyuklanır mekansızken iblislerin gafletleri Gökkubbeden ezan sesi mimlenince gönle birden Sızım sızım sızlatır aşk mevta eder illetleri
O vakit ki melal hali bin ah çeksem bir nefeste Evim barkım sensin Ya Râbb bense tutuklu kafeste !
( Demgâh başlıklı yazı GÜŞTA tarafından 15.10.2020 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. ) Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.