01.05.2015
Cuma
Günlük yazacağım bu gün. Ne zamandır uzak kaldım bu aziz dostumdan. Bu gün 1Mayıs Dünya işçiler günü. Resmi tatil. 12 Eylül ihtilalinin kaldırdığı tatili bu gün yeniden ihdas eden hükümet 1 Mayıs’ın o ateşli taraftarlarına yine yaranamadı.
Eşim kızına gitti. Ben gelmedim diye kızıyor. Oysa bana sormadan plan yapıyor ve dalgın anımda bana onaylatıyor. Evet demişim.
Hayat bir başka. İşte geldik gidiyoruz. Ben hocalarımın etkisiyle yıllardır günlük yazdım. Aralıklı yazılan bu günlüklerin bir değeri olur mu bilmiyorum. Onları bulup temize çekebilir miyim? Andrei Gide’nin günlüklerini pek beğeniyorum. Onlar gibi yazmayı ne kadar isterdim.
60 yaşına merdiven dayadım hala çalışıyorum. Oysa babam 55inde havlu atmıştı. Ben daha ne kadar dayanırım bilemiyorum. Kendimi ibadete adamak istiyorum. Çalışırken olmuyor. Hayatımın son anlarını Allah’a tam anlamıyla yönelerek geçirmek. Bu ne kadar zor. Hala çocuklarım okuyor. Onları yerleştiremedim
Erken kalkan yol alır atasözü ne kadar doğruymuş. Hem geç kaldım hem de çocuk edinmekte geç kaldım. Çocuklarımın arasındaki fasılalı dünyaya gelişler beni geç bırakan en büyük amil. Ben yazarlığım açısından ömrümün en verimli dönemini, geçiriyorum. Henüz basılı esrim yok ama sanal dünyada epey yerim var. Yayıncılığın da sanal dünyaya kayışı bana umut vermiyor değil. Şiirlerimin tıklanma rekoruna ulaşması, antoloji. com ’un şiirlerime video yapması, bazı şiirlerimin hikayeler.net’te okunası yazılar seçilmesi, bazı şiirlerimin etkinliklerde okunduğunu duymam bana büyük haz veriyor.
Kızımı evlendirmem, ondan bir torun sahibi olma ümidi beni gönendirmiyor değil. Ama onun bana yansıttığı problemler de bir o kadar üzüyor beni. Oğlanın üniversite son sınıfına yaklaşmış olması da rahatlatmıyor değil beni. Ama daha yapılacak çok işim var.
Bu sıra sık karşılaştığım yakın akraba ölümleri sarsıyor beni. Tek katlı ve bahçeli bir evin balkonundan yazıyorum bunu. Hayatta tek istediğim buydu kavuştum ama eşimin bir türlü memnun olmaması bozuyor bu mutluluğu. Şimdi kümes çiti aldım tavuk besleyeceğim. İncir ağacından dallar keserek ektim. Onların yeşerdiğini gördükçe mutlu oluyorum.
Her taraf yemyeşil. Allah’ım ne büyük mutluluk bu. Önüme site yapılacak olması bu mutluluğu bozmuyor değil. Ama daha farkında olamadım. Yanımda büyük bir site yapıldı. Bitti bitecek. Ona buralar şenlenecek diye bakıyorum.
Bahçemi meyve ağaçlarıyla doldurmak, gelen geçene ikram etmek istiyorum. Ne büyük bir kıvanç bu. İnşallah başarırım. Vermekte büyük mutluluk var. Özellikle bu tip ihsan beni yaşatan en büyük neden. O an dünyalar benim oluyor.
Hava ılık. Kente ineceğim. Orada dostlarla karşılaşacağım. Samimiyet içinde tokalaşacağız. Akraba derneğimizin toplantısı var. Derneğin başkanlığını abim bana bırakıyor. Bakalım ne yapabileceğim akrabalarım için.
Küçük oğlan oynuyor halı sahada. Annesiyle gitmedi. Arkadaşını tercih etti. Kendimi iyi hissediyorum bundan iyisi can sağlığı.