Biriken acılar kum tanesi kadar kalabalık,

Öğüne öğüne dökülüyor

şu koca ömür.

Kıraç toprakların bal kavunu,

buğdayın en lezizi;

Bir dere kenarında,

kızıl çamların gölgesinde,

Akıl tevekkülüyle dönen o değirmen taşında ezilirken, Doldurulan her kefe,

beni hep en başa itekleyendir.


Birike birike doldu artık,

Masada son bardağım...

Kötüden hallice 


hal-i ahval;


 "iyidir" 

yalanlarımız.


Gitti giden, yazık;

ama yine de selamet olsun!.


Fer-feriştah aydın sansın kendini, Geride perperişan bir duanın içinde şimdi...


Kime sorsan; 

yol uzun, 

azık az, 

rüzgar????

Hep poyraz!


Oysa biz; 

sırtımızda bir küfe dolusu "keşke",

Cebimizde 

üç-beş kırık 

"belki" ile geldik.


Yıkıldı işte o sırça saraylar,


Cam kırıkları battı en çok sol yanımıza;


Kanadıkça "şükür" dedik,

 sustukça "sabır"...


Ne o eski Ankara'nın vakarı kaldı,


 Ne de mendilimizde 

o nergis kokusu...


Gözlerimiz bir trenin dumanına asılı,

Yüreğimiz bir yetimin uykusuna emanet


Aydınlık denilen,

kendi karanlığına fener yakanlarındır;


Biz ki küllerimizden bile usandık,

Ateşi hep başkasının ocağına taşıdık.


Ben seni özledim...


Yarın ne demek,

şimdi çok iyi bilirim.




Ben bizi bekledim;

Bugün sensizliği,

en çıplak haliyle öğrendiğim kandille.

Bize ait günlerin içine yoku zerk ediyorum hayata;


-Sen o kadar sessiz kelimelerin çoğulusun ki-

Ben senin yerine 

konuştum çoğu zaman gönlüme çok amin duam.


-Benim susmayan yanımsın;-

O aşk,

 o kedersiz, 

o dingin yanım...


Susmak... Bir dua değil!


İnan ki susturmuyor beni;


İçimde katli vacip hasretin, Kendini parçalıyorken

O soğuk sabahlarda

Sıcak bir dua...



Sükut et artık gönlüm;

-Duanın perişanlığı,

kabulün nişanesidir.-


Mürekkep bitti,

Söz bitti,

Duman bitti...

Bir veda provası başladı her akşam ezanında.


Zamanın çarkında un ufak olduk, Her şükrün ardına

 bir sabır koyduk diş kırıkları 


Hasretin celladı kendimizdik ya;

Kendi naramızla içten vurulduk. Şimdi bu sessizlik, 

sözün bittiği; 

Gidenin selameti,

kalanın ki en dertli hali


Veda provasında

 yine bir dua kaldı: 

"Kabul et ey yar, bu perperişan hâli." 

Yeni bir ben doğuşunda...




Kandilin Regaip olsun!




Tcpassenger_ierdogan

25.12.2025/ Ankara




( Perperişan Dua başlıklı yazı Tcpassenger tarafından 26.12.2025 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu