YEMİN
Yemin !...
Azme, iddiaya Hakk adına söz vermek,
Elzem olur bu sözü yerine getirmek,
Yemini etmezden evvel düşünmesi gerek,
Dil kelamıyla olan senettir YEMİN...
Yemin !...
Yerine getirmek gerekir söz verilince,
Yapmalıdır insan ben yaparım deyince,
Yapacağına da vermelidir güvence
Kişilik sermayesidir denilmiştir YEMİN...
Yemin !...
Eğer bir iş yeminle teyid edilmişse,
Mutlaka güvenmek gerekir söz verene,
Meczup olanların güvenilmez sözüne,
Akil baliğ olanın senedidir YEMİN...
Yemin !...
“Vallahi”, “Billahi”, “Tallahi” güzel yemin,
Böylece denilmiştir ki “Allah” şahidim,
Yapılmazsa “Keffareti” vardır yeminin,
Allah’ın “And olsun ki” buyruğudur YEMİN...
Yemin !...
Üç türlü yemin vardır Hak din İslâmiyette,
Yemin-i Lagiv, Yemin-i gâmus, Mün’akide,
İnsan dikkat etmesi gerekir yemine,
Allah’a söz verme yoluna denir YEMİN...
Yemin !...
Yemin-i Lagiv; boş yere yapılan denmiş,
Verdim zannederek de “ödedim” demekmiş,
Bu yemine ki, sorumluluk yok bilinmiş,
İkna ile vebal son bulmuş olur YEMİN...
Yemin !...
Yemin-i Gâmus; kasıtlı olana denmiş,
Ödenmediği halde “ödedim” demekmiş,
Yemin sahibini de batıran bilinmiş,
Tövbe ve bağış dilenmesi mecbur YEMİN...
Yemin !...
Yemin-i Mün’akide; gelecek zamanmış,
Yapması gereken için bir zaman tanınmış,
Yerine getirilmezse, keffaret varmış,
Büyük sorumluşluk anlamı taşır YEMİN...
Yemin !...
Kişi kasıtlı, bilinçli sözden sorumlu,
Sonuç almanın da en emin olan yolu,
Sözünü daim tutar Allah’ın has kulu,
Ettirenin niyetine göredir YEMİN...
Geçmişten emin değilsen yeminler etme,
Gelecekte “şu veya bu olacak” deme,
Yeminle kendini ve başkasını üzme,
Kudretin dahilinde oluver yiğidim...
Hile ve kurnazlık içinde olma sakın,
Sana farz olan iman kişiliği takın,
Ölümü bil ki, her zaman sana çok yakın,
Allah’ın emrinde olmalısın yiğidin...
Yeminle elde ettiğin , elde fazla durmaz,
Buza benzer, güneş görünce bütün kalmaz,
Müslüman dediğin, hak yoldan gafil olmaz,
Mertliğe yeter olmaz denilir yiğidim...
Şair: Abdullah Yaşar Erdoğan