* Tarih şuurunu yitirmiş toplumlar uçurum kenarına yuva yapmaya kalkar.

*  Tarihi bilmek demek, tarihe yön verenleri tanımakla olur.


       HASAN SABBAH

        1046 - 1124

 

 

Hasan Sabbah, İran’ın Kum şehirde doğmuş,

Babası İmamiyye Şiası koluymuş,

İmamiyye İran’ın meşhur ekolüymüş,

Âlimler yanında büyümüş Hasan Sabbah.

 

Yedisinde din ilimlerini istemiş,

Babası onu ilim merkezine vermiş,

Dailerin merkezi Rey şehrine gitmiş,

İmamiyye Şiası’ndandır Hasan Sabbah.

 

Ömer Hayyam onun arkadaşı denilir,

O Nizamülmülk zamanında yetişmiştir,

En-Nişaburi’nin derslerine gitmiştir,

Gözünü yükseklere dikmiş Hasan Sabbah.

 

Fatimi Emire Zarrab ile tanışır,

Böylece İsmaliyye’ye kayıt yaptırır,

Müstansır-Billah’ın divanına varmıştır,

Esrar-ı İlahiyeyi öğrenir Sabbah.

 

Bin yetmiş beşte denizden Mısır’a geçmiş,

Başdai Ebu Davud ile sohbet etmiş,

Halife Müstansır Hasan’ı vekil seçmiş,

Zirvelere çok yakın gezer Hasan Sabbah.

 

Kumandan Bedr el-Cemali Hasan’ı tanır,

Muhalif diye Hasan’ı hapse attırır,

Sabbah yolunu bulup hapisten kaçmıştır,

İsmâilî Devleti kurucusu Sabbah.

 

İsfahan’da dokuz yıl propaganda yapmış,

Bâtıniliği savunup kitaplar yazmış,

İran’ın dağlık bölgesine kadar çıkmış,

Savaşçı kabileyle beraberdir Sabbah.

 

Kimse bu kavmi etkileyememiş denir,

Hasan bunlar arasında çokda sevilir,

Onlara Şii-İsmaili’yi sevdirir.

Sapkın bir görüşün şeyhidir Hasan Sabbah.

 

Selçuklu veziri bu görüşten rahatsızdır,

Vezir Nizamülmülk askerler yollamıştır,

Hasan haberi alıp Kazvin’e kaçmıştır.

Her bir yerde casus edinmiş Hasan Sabbah.

 

Rudbar vadisi ki aradığı yer olmuş,

Beldetü’l-ikbal(1)diyerek adını koymuş,

Alamut Kalesi de onu bekliyormuş,

Naziri devletini kurur Hasan Sabbah.

 

Kaleyi çok dayanıklı hale getirir,

Erzaklar toplayıp depoya yerleştirir,

Çevre şehirlere saldırı gerçekleşir,

İdare merkezi kurmuştur Hasan Sabbah.

 

Bin yetmiş doksan dörtte Müntasır ölmüştü,

Vekil Müsta’li-Billâh Halife olmuştu,

Hasan Nizar adına hutbe okutmuştu,

Raydan çıkmaya başlamıştı Hasan Sabbah.

 

Fidai’ler(2)görevli olarak gitmişler,

Mısır’dan Nizar’ı da alıp getirmişler,

Naziri halifemiz olacak demişler,

Artık her taşın altındadır Hasan Sabbah.

 

İsmail’den Nizari ve Müsta’liyye çıkmış,

Hasan Nizarililerin lideri sayılmış,

Hasan, eğitim ve öğrenimi yasaklamış,

Ben bilirim size yeter demiş Hasan Sabbah.

 

Allah, akılla değil imanla tanınır der,

Akletmez misiniz ayetini de yok eder,

Din, İmam-ı ma’sumun nezaretindedir der,

Körkütük sarhoşları çok sever Hasan Sabbah.

 

Batinilik Hasan ile yeni kimlik almış,

Esrar-Haşhaş kullananlar mürid yapılmış,

Bu insanlar da Haşşaşi diyerek anılmış,

Müridlere cennet dağıtıyor Hasan Sabbah.

 

Gayemiz din değil siyasi denilmiştir,

Din, perde ve de maske diye bilinmiştir.

Müridler, süikast için eğitilmiştir,

Âlim iken zalim olandır Hasan Sabbah,

 

Melikşah bu tehlikenin üzerine gitmiş,

Artık bu iş devlet politikasıdır demiş,

Emir Arslataş’ı Hasan üstüne göndermiş,

Keşleri hareket geçirmiştir Hasan Sabbah.

 

Nizamülmülk, suikast ile öldürülmüştür,

Fidai, Ebu Tahir Arrani öldürmüştür,

Bin doksan ikide Melikşah’ta ölmüştür,

Şüpheli ölümleri bilirdi Hasan Sabbah.

 

Selçuklu’da taht kavgaları başlamıştır,

Hasan Sabbah ki bundan çok yararlanmıştır,

Pek çok kale Selçuklu elinden çıkmıştır,

Büyüdükçe de çoşmaktadır Hasan Sabbah.

 

Ehl-i Sünnet taht kavgasına girişmiştir,

Vatan elden çıkarken tahtta tepinmiştir,

Hasan, seçilen sultanları sindirmiştir,

Berkyaruk’u çok korkutmuştur Hasan Sabbah.

 

Dini ve siyasiler birer birer ölmüş,

Bunun arkasında Fidailer görülmüş,

Selçuklu’nun her yanını terör bürümüş,

Zalimlerin zalimi olmuş Hasan Sabbah.

 

Berkyaruk, Emir Bozkuş’u cenge gönderir,

Selçuklular Kuhistan üstünde belirir,

Hasan, Bozkuş’a pek çok hediye gönderir,

Satın almada da ustadır Hasan Sabbah.

 

Sultan Muhammed Tapar Selçuklu sultanı,

O da durduramaz hain Hasan Sabahı,

Çevre devletler ile yapar ittifakı,

Derin düşünce içindedir Hasan Sabbah.

 

Fidailer her tarafta hezimet yaşar,

Gün gün güçlenmeye başlar Muhammed Tapar,

Zafer gelecekken Sultan hayattan kopar,

Casusları da çok severdi Hasan Sabbah.

 

Selçuklu’da Sultan Sencer tahta çıkmıştır,

Hasan’la savaşmaya karar kılınmıştır,

Hasan, Sencer’e bir hançer yollamıştır,

Sultan Sencer’i de korkutur Hasan Sabbah.

 

Otuzbeş yıl Selçuklu ile savaşmıştır,

Bin yüz yirmi dörtte canı tenden çıkmıştır.

Hasan kendi evlatlarına da kıymıştır(3),

Zalimlikte sınır tanımaz Hasan Sabbah.

 

Sabbahiyye adı verilen tarikatcılar,

Zalim Hasan Sabbah’tan sonra yok olacaklar,

Fidailer tarih sayfasında solacaklar,

Zulüm ile abad olunmaz Hasan Sabbah.

 

Araştırmacı-şair-yazar Abdullah Yaşar Erdoğan

 

 

 

1- İkbalimizin gelişeceği yer manasında kullanılmıştır,

2- Hasan Sabbah’a kayıtsız itaat eden esrarkeş müridler.

3- Oğullarından birini şarap içtiği için diğerini de sevdiği bir adamı olan Hüseyin Kâini cinayetinden suçlayarak öldürmüştür.

 

( Hasan Sabbah başlıklı yazı rasay tarafından 28.03.2024 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu