/Şeftali kokuyor düşlerim
Çekirdeğinde gözyaşım var
Ektiğini biçme istersen
Benim senden yana daha çok umudum var…/

Beceremiyorum…
Seni sürdüğüm o en soğuk kasabanın
Sarp yamaçlarında,
Titrek bir kuru dalda
Bırakamıyorum…
Ilık bir rüzgarın nefesine kanıp
Yalancı baharların varlığında sarhoş
Düşüverirsin diye en dibe,
Zihnimde uçurum sevdan
Gönlümün vardığınca sana tutunuyorum…

Ben hiç vazgeçmedim aslında bahçelerden
Sen mevsim kış dedikçe
Toprağında şeftali fidem
Güneşi toplardım…

Neden bir kez olsun gözlerini kırpmadın?

/Tut/saydın sende bağrından ilkyazı
Olmaz!
Düşler masallara yaraşırdı… /

Şeftali kokuyorum istemesen de
Sen ne yapsan ne etsen de boşuna
Dallarından topluyorum kendimi…
Bazen bir serçe uzanıyor sarı sulu yüreğime
Bazen bir kartalın gazabından korunuyorum
Bazen de yere düşecekken uzanıyor ya gözlerin
Varsın bin parçaya bölünsün tenim
Parmağında kaldığım tadımla
Belki dudaklarına değerim…

Ben hiç kaybolmadım aslında gökyüzünden
Sen bulutlar kara dedikçe
Dilimde şeftali tadın
Gökkuşağına dilenirdim…

Neden bir kez olsun renklerime el değmedin?

/Soy/saydın sende kabuklarından ilkyazı
Olmaz!
Masallar kitaplara yaraşırdı…/

Ah sana kana(ma)yan anılarım
Şeftali soluyor her nefesinde
Kederimin görme derinliğinden
Dayanıyorum baharın sonunda ölümüme…
Usanmadan sana akıyor gün dönümlerim
İliklerimde yakaran bir sıcak
Buz görmelerine imreniyorum…
Saklanmışsın en ücra dokularıma
Yüreğimde sinsi bir ur gülüşlerin
Uğraştırma Lokman hekimi boşa
Sen hastalıklı düşlerim
Ne yapayım,
Ben seni başka türlü sevmeyi bilmiyorum…

Ben hiç uslanmadım aslında sevdandan
Sen gelir geçer dedikçe
Tenimde şeftali sevdan
Türkülerine donanırdım…

Neden bir kez olsun gönlümde ezgim olamadın?

/Durdur/saydın sende zamanı ilkyaza
Olmaz!
Kitaplar tarihe yaraşırdı…/

Dökül artık,
Bahçemdeki şeftali ağacının yaprakları
Çaputlara akıttığım gözyaşları
Buğulansın yarınsız sevdama…

Olsun,
Her ne olursa olsun
Sen yine de rüzgara aldanma
Uzan boşluğa
Dokun…
Her nerde olursan sarılırım yokluğuna…

Olur ya;
Gün ol doğ varlığıma
Gün ol sev beni…

Gamzelerinin güneşe değdiği yer zaten benim değil miydi?

Unutma,
Umudun ufku tuzak…
Zaman olur devran döner
Buruk kalır dilinde şeftali sevmelerim…

*****

30 Eylül 2009
( Dilimde Şeftali Zamanları başlıklı yazı asli-kaya tarafından 2.10.2009 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.