ELDE HEP ZİYAN KALDI

 

 

Eserken seher yeli gecenin bitişinde,

Yükledim efkârımı turnanın kanadına,

Bir ceylan bir çakalın can verirken dişinde

Ruhuma kasvet basar tüm ceylanlar adına.

 

Kurtuldu zembereği zaman denen saatin

Vurdu kampanasına ayrılıkların çanı

Bir anlamı kalmadı sabrıma itaatin

Işık hızıyla geçti ömrümün her bir ânı

 

Dünya Mevlevi misal döne dursun boşlukta

Bir minyatür çinide zamanı nakışladım

Bir huzur dengesi var İlahi sarhoşlukta

Gün geldi ben beni de, dünyayı da dışladım.

 

Muhabbet sahasını parselledi cadılar

Bulutlara tırmandım dağların inadına

Sevgiyi mücrim diye yargıladı kadılar

Ve kırdı kalemini hiç bakmadan ardına

 

Kemirirken bir şüphe beynimin cidarını

Beyhude emellerim boş bir gayrete düştü.

Abes geldi düşünmek o yârin didarını

Zira vefasız bahtım bile hayrete düştü,

 

Çalkalandı başımda hayatın velvelesi,

Cevapsız sorulara muhatap kıldı beni

Viraneye çevirdi aklımın zelzelesi.

Taşımaya gücüm yok artık yorgun bedeni

 

Gereksiz tevillerle erteledim tövbemi,

Hâsılat-ı ömrümden elde hep ziyan kaldı.

Nedametle doldurdum ne yazık ki heybemi.

Ne saray, ne kâşane, emanet bir can kaldı.  

 

                       

İbrahim SAĞIR

 

 

 

 

 

 

 

 

 

( Elde Hep Ziyan Kaldı başlıklı yazı sagir tarafından 3.11.2013 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.