Nasıl başladığı değil, nasıl bittiği önemlidir aşkların. İster nefretle başlasın, isterse aşkla başlayıp bitsin. Adam gibi bitti ya unutamamışız ne çıkar. Hiç bitmeyecekmiş gibi başlayan aşklar hiç başlamamış gibi bitermiş. Bitmek bilmen bitmeler kaldı bize. Zerre pişmanlık yok içimde inan. İyi ki tanıdım sevdim seni. Severek ayrılmaktan daha acısı da, hiç aşkı yaşamamış olmaktır. Çocuk gibiydik bir küser bir barışırdık. Aşkımızı kendimizden bile kıskanırdık. Ne olduysa kötü bir rüzgâr esti bizi de içine alıp farklı hayatlara yönlendirdi. Şimdi farklı şarkıları dinleyip aynı şeyleri düşünüyoruz. Gözlerimiz bu hüznü bir yerden tanıyor olmalı. Nice mektuplar yolladım menekşe kokulu. Biliyorum çok severdin bu kokuyu. Mektuplarıma bir süre iştirak ettin. Daha sonra hiç yollamaz oldun. Önce mektup yollamayı bıraktın, sonra da adresin değişti. Anladım ki hepten bitti bu sevda. Hiç başlamamış gibi...

 

Ne çok ağladım bilemezsin. İçim üşürdü. Sensiz gecelerde izlediğim aşk filmlerinde. Orada herkes mutlu, orada hep mutlu son vardı. Adresini değiştirdiğin günden sonra kayıp ev ilanı verdim. Seni bulana ödül verecektim. Sonra üzerinden uzun zaman geçti. Bir mektup ulaştı elime. Mektup değil aslında kısa bir not

 

‘'Mektuplarının hepsini okudum. Bende seni seviyorum inan. Ama bir haftaya kalmaz evleniyorum. Ne olur bir daha mektup falan yazma. Adresim değişti evet. Ama yüreğimdeki aşk tarifi sana getirecek hep beni. Hattımı değiştiriyorum. Artık iletişim halinde olmamız ikimize de zarar. Kendine iyi bak demeyeceğim çünkü söylediklerimin tersini yapacağını biliyorum. O yüzden kendine zulmet, kendini hiçbir zaman affetme, Seni sevmiyorum(sevdamın anlamı) artık unuttum(beynime kazıdığım aşkım) Allaha emanet ol. Mutluluklar''

 

Çok ayrılık gördüm, çok ayrılık yaşadım. Böylesine yüreğimin yanacağını hiç düşünmedim.

 

Aslında yazmamak gerekir. Hiç ağlamamak... Ama gülüşü geldi miydi aklına senden habersiz kaleme gider ellerin. Yazarsın yazarsın yazarsın...

 

Biliyorum karlarda yağsa temizlenmez bu aşk. En iyisi sen yazdıklarımı görmeyedur. Ne ben yazdım ne de sen gördün...

 

Bizim aşkımız daha çocukken öldü. Ağaç yaşken eğilir dediler. Biz eğmekle kalmadık. Toprağa gömdük. Ama sana müjdem olsun cananım. Çocukken öldü aşkımız. Cennete girmek için bile bizi bekleyecek. Sabır gerekir sevdiğim. Mahşerde görüşmek ümidiyle cananım. Kendine değilse de ona iyi bak.

 

Tek bencil yanım seni kimseyle paylaşmamaktı. Tek bencil ben değildim sende biliyorsun. Mademki benim olmayacaksın. Hayat arkadaşın kim olursa olsun onu hep sev ona hep değer ver. Onun gözlerine baktığın vakit bir nur yayılır odana, ellerinden tuttuğun vakit tüm günahlar sonbahar edasıyla dökülür. Bizden olmadı bari sizden olsun. Sana söz verdiğim için ağlamayacağım. Kimseye kızmayacağım kendime bile inan. Öyle bakma ağlamıyorum. Yalnızca yağmurun ilk damlası kaçtı gözlerime. Gerisi çorap söküğü gibidir. Sen merak etme çabuk toparlanırım. Hem sende demiştin. Çok ihmal ettin kendini diye. Biraz vakit ayıracağım kendime. Mesela daha çok düşüneceğim seni. Sana mutluluklar. Bu arada ben korkmuyorum ayrılıktan, Sen kork. Çünkü beşerler her halükarda ölümü tadacaktır. Oysa sen bir meleksin ve melekler ölmezler.

 

Bazen gitmek gerekir. Nereye olduğunu düşünmeden, uzun bir yolculuk olsa bile…

( Bazen Gitmek Gerekir başlıklı yazı Mecaz Adam tarafından 10.12.2015 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.