Deniz olsaydım keşke,
Ah keşke…

Bir durgun bir bulanık seyrimde,
Bulutları çağırsaydım hevesle…
Kararırken gök ahım
Kabarsaydım…
Bir siyaha bir beyaza gölgelenseydim
Yarışsaydım albatrosların kanatlarıyla
Dalgalarımda saklanmasaydı hayat iksirleri…
Vursaydım sonra kendimi;
Uzun ama huzurlu bir yolculuğun sonunda,
Karamel kayalıklarına…

(Belki tuzlu bir iz olurdum yanaklarında…)

Geri çekilirken
Ne var ne yok alıp götürseydim…
Ufukta bir yerde bıraksaydım,
Ölgün hayatın hüzünlü bekçilerini…
Dinseydim beyaza çalan gök yarin
Sarı kuzgunluğunda…

(Belki derin ufkun olurdum göz pınarlarında…)

Gece olsaydı ağır ağır
Batsaydı güneş sularıma
Uykudayken sıcağı
Isındaydım…
Yıldızlar yağsaydı sonra üstüme
Resmi çizilseydi sonsuzluğun…
Ay sohbetinin kahve tadında
Şarkımı dinleseydi dostlar,
Yosunlarımın yumuşaklığı katışsaydı kuytularına…
Samanyoluna uzansaydı sere serpe aşıklar,
Özlemle kavuşsaydı dudakları…
Hiç susmasaydım sabaha kadar
Usul usul yanaşsaydım dokunuşlarına…

(Belki saçların dolanırdı ilmek ilmek yakamozlarıma…)

Ah keşke ah
Deniz olsaydım…

Binlerce varlığı nefesimle yaşatsaydım
Süslerim mercanlarım
Sevgililerim yunuslarım olsaydı…
Göğe dönerken yarım, yağsaydım kurak topraklara.
Umut olsaydım balıkçı ağlarına,
Kursakta bir lokma tadım kalsaydı…
Esirgemeden sunsaydım nimetlerimi,
Karşılığı olmasaydı verdiklerimin
Bir tek saygı sunulsaydı, özgür yelken kanatlarıma…

Deniz olsaydım, deniz…

Öfkeden deliye dönseydim bazen
Fırtınalarım yerle bir etseydi limanları…
İki kara suyumun birleştiğini noktada
Kopsaydı kıyametim…
O zaman Hz. Hızır’a selam gönderirdim
Yetişirdi imdada…
Korkutsaydım,
Ama sevgim değişilmeseydi hiçbir duyguya…
Yağınca gök döngüm durulsaydım
Bir ucu bende kalsaydı gökkuşağının yağmurdan sonra…

(Belki koşmaktan yorgun ayakların da uslanırdı köpüklü damarlarımda…)

Keşke,
Ah keşke deniz olsaydım…

Nice tarihler gelip geçmiş derinlerimde,
Kapta-ı Derya izlerini okusaydım.
Antik şehirlerin kalıntıları karışsaydı minerallerime
Keşfedilseydi her dem dağılmış arzularım…
Bir elimde gençliğim bir elimde isyanlarım,
Asi olsaydım sömürgecilerden yana…
Savursaydım korsan kemiklerimi
Savrulsaydım martı çığlıklarında;
‘Alın martılar alın, size de yetecek kadar hayat var sularımda…’

(Belki sesimi özlerdin istiridyemin sevda çağrısında…)

Ah deniz olsaydım keşke
Deniz olsaydı adım…

Ruhum gezmiş pırıltılarında uyusaydı,
Uyansaydım yarınlara adil adımlarımla…
Dikenleri çıkarıp kınından,
Gülü soldurmasaydım…

Ah keşke ah,
Her şeye yetseydi gücüm…
Adım gibi
Engin olsaydım…
Bir tutam mavi bir tutam yeşil katıp ömrüme
Yanaşırken sahil şehrine yorulsaydım…

Adım deniz bendeniz deniz olsaydım,
Deniz!!!

(Belki o zaman inanırdın varlığıma…)




01/03 Mart 2009
( Ah Keşke Deniz Olsaydım… başlıklı yazı asli-kaya tarafından 10.03.2009 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.