Sansür denilince, nedense hep II Abdülhamit hatırlanır.Türkçe dersindeki;okuma parçasında Adnan Adıvar'ın "Dur düşün"adlı makalesinde sansürü anlatırdı.Burun yazmaktan imtina ederlermiş.Çünkü Abdülhamit'in burnu büyükmüş..

Aradan yıllar geçti.Basınımız,ve yazarlarımız çoğaldı.Ama hala çok seslilikten çekiniliyor.

Basın hürdür sansür edilemez.Sözü yazılı sayfalarda kalıyor.

Bugün haberleri tarayınca iki önemli basın haberiyle karşılaştım.Kozmik Oda proğramı yayından kaldırılmış.

Hasan Celal Güzel'in Vatan'daki yazılarına son verilmiş.

"Basında tasfiye olcak gazeteciler" diye, Ekrem Dumanlı bir makale yazmıştı.Herkes bu listede kimler var diye merak etmişti.

Aslında Yeni bir Dünya düzeni,ve bu Dünya düzenine uymayanlar arasında yaşanacaktı.
Oportünist sapmalar da yaşandı.Geçmiş de düşünceleri bilinen Cengiz Çandar bile USA nın Irak'ı işgalini onaylıyordu.Irak a demokrasi gideceğine inanmıştı.

Yeni Dünya düzenine uymayanlar tek tek pasifize ediliyordu.İlk önce Banu Avar'ın sınırlar arasında proğramı yayından kaldırıldı.
Hülki Cevizoğlu ve Oktay Sinanoğlu gibi yazarlar medyada yer almadı.

Bir kitap yayınlanmadan basımına izin verilmedi.

Andrew Finkel bu konuyu sutununa taşyınca O nun yazılarında son verildi.Today's Zaman'dan kovuldu.

Bazı yazarlarımızda günah çıkardı.Mehmet Ali Birand,"darbecilik genlerimizde var"diye açıklama yaptı.Bu açıklamasını bazı kesimler manidar buldu.Değişen güç odaklarının yanında yer almak diye yorumlandı.Yağmur Atsız'da önce destekledi Birand'ı sonra güç odaklarının yanında yer almak suçlaması karşısında açıklama yapmak zorunda kaldı.
Şimdi Rıdva Memi'nin kaleminden KOZMİK oda nın yayından kaldırılış öyküsünü okuyalım;
 
 
TRT Haber'de Salı akşamları yayınlanan Kozmik Oda programının yayından kaldırılmasıyla ilgili programı hazırlayan ve sunan gazeteci Rıdvan Memi bir açıklama yaptı...

Memi'nin açıklamasının tamamı şöyle... 

27 Temmuz 2010’dan bu yana TRT Haber’de yayınlanmakta olan Kozmik Oda, 31 Mayıs’ta, TRT yönetimi tarafından yayından kaldırılmıştır. Programın seçkin izleyicilerine bu açıklamayı Kozmik Oda ekibi olarak borç biliyoruz.

Kozmik Oda’nın ‘yayından kaldırılış sürecinin son iki gününün özeti’ şu; Seçim öncesinde iki haftadır parti analizleri yaptığımız,TRT yöneticilerinin olduğu gibi izleyicilerimizin de malumu. Prof.Yasin Aktay ile AK Parti’yi, Hüseyin Kocabıyık ile de MHP’yi konuştuk. 30 Mayıs’ta yayından bir gün önce TRT yönetimine konuğumuzun Taraf Gazetesi yazarı Prof.Ayhan Aktar, konunun ise açıkladıkları ‘demokrasi raporu’nu odağa alarak CHP analizi olduğu bildirildi. Aynı gün akşam saatlerinde TRT yöneticileri bu konuyu ve konuğu istemediklerini, terör uzmanı olduğunu belirttikleri ve adını o ana kadar hiç duymadığım Polis Akademisi üyelerinden Doç.Dr.Süleyman Özeren’i ‘terörü konuşmak üzere’ yayına almam ‘gerektiğini’ ilettiler.

Kendilerine seçim öncesi bir program takip ettiğimizi anımsatarak; AK Parti ve MHP analizlerinden sonra bu hafta CHP önümüzdeki hafta da BDP analizi yapmayı planladığımızı, TRT’nin devlet televizyonu olması hasebiyle bu hakkaniyetin ayrıca gözetilmesi gereken bir zorunluluk olduğunu, konuğumuzla da artık sözleşildiğini belirttim. Ayrıca, yayına çıkartmamı istedikleri konuğu (S.Özeren) tanımadığımızı, inceleyip Kozmik Oda programına uygunluğu halinde önümüzdeki haftalarda değerlendirebileceğimizi de not düştüm.

Buna rağmen, yayın gününde Süleyman Özeren’in yayına çıkartılmasında ısrar edildi ve ‘Ya bu konuk ya da yayın yok’ denildi. Bunun üzerine TRT Genel Müdürlüğü, Haber Dairesi Başkanlığı ve İstanbul Yapım Koordinatörlüğü’ne yazılı biçimde konu ve konuğumuzu bir kez daha aktararak, bir kaç kez aksi yaşansa da genel olarak “üzerinde şifahi ve fiili mutabık kalınmış biçimi ile ‘Kozmik Oda’nın yayına devam edip etmeyeceğinin bildirilmesini” rica ettim. Yayına yaklaşık 3 saat kala, 18’de, tek cümle ile ‘Kozmik Oda’nın yayından kaldırıldığı’ bilgisi iletildi.

“Bu odada tuzak yok,oyun yok, sadece gerçeği, doğruyu arama var... Bu oda ezbere, sığlığa, cehalete ve bağnazlığa kapalı, zihin açan tüm seslere açık” sözleri ile başladık yayına ve 42 program boyunca bu sözlerin gereğini yerine getirmeye çalıştık. Ben ve ekip arkadaşlarım,bize ödenen her kuruşun hemen hemen bütünüyle milletin parası olduğunu birbirimize hatırlatarak, kendi aramızdaki ifadesi ile “patronumuz millet” duygusu ve sorumluluğu ile yayın yapmaya gayret ettik. Beşeriz ve elbette ki kasıtsız da olsa kusurolmuştur, affola...

Kozmik Oda’nın tüm izleyicilerine, twitter takipçilerine, bir kez daha konuklarımıza, unutulmaz katkılarını esirgemeyen kıymetli meslektaşlarımıza ve-yaşananlara rağmen-ekranda bize açtıkları süre için TRT yönetimine teşekkür ederiz...

İyi yarınlar...

Kozmik Oda ekibi adına,

Rıdvan Memi

( Postmodern Sansür başlıklı yazı M.Filizman tarafından 2.06.2011 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.