Kaç zaman olmuştu buraya geleli. Mazi derelerinde yuvarlanan ruhlar, zamanın sarkacında sallanırken, tik taklar hiç durmadan geçiyordu. Varlık, acelesi olan bir çocuk gibi koşuşturuyordu. Mesleğe başlayalı 20 seneyi geçmişti. Yurdun dört bir tarafında çalışmış, uzman olduğu alanda hizmet vermişti. Altı senedir de buradaydı. Ağır psikolojik rahatsızlıkları olan hastalarla birebir ilgileniyor, farklı ilaç ve psikolojik desteklerle onların tedavisine çalışıyordu… Bu süreçte birçok farklı hastayla ilgilenmiş, onların ruh dünyalarını anlamaya çalışmıştı. Ama bu süreçte 102 numaralı odada yatan hasta çok farlıydı... 


Onu farklı kılan neydi diye düşündüğünde… O yıllar aklına gelmeye başladı. Adam gazete manşetlerindeydi. Üstelik günlerce manşetlerden inmemiş, televizyonlara haber olmuştu. Sonra birkaç ay sonra hastanesine nakledilmişti. Ne garip bir yaşantı diye içinden geçirdi. Anlaşılmaz sırlar bu adamın kendisindeydi. Onun çözülmesi sırların açığa çıkmasına sebep olacaktı. Ama o gölgeler ve gerçek diyor, Eyyüpten başkasının adını ağzına almıyordu.. Konuşacağı zamanda sadece kendisinin anlayacağı şeyleri mırıldanıyordu ve onu anlamak için, kulaklar dikilmeli, bilinmeyen bir dilin adeta hurufu öğrenilmeliydi

*   *   *   *   *

 — Baş komiserim …….. mevkiinde büyük bir kaza olmuş. İş adamı Osman Turan Bey, ailesiyle birlikte, Mercedes marka arabalarıyla nehre uçmuşlar. Kazadan sonra, Osman Turan Bey, baygın bir vaziyette nehir kenarında bulunmuş, karısı ve 2 çocuğu ise boğularak ölmüşler. Osman Turan beyin vücudunda ve kafasında ciddi hasarlar var ve arabadan nasıl çıktığı bilinmiyor, şu an yoğun bakıma alınmış efendim. Araç ta az önce nehirden çıkarıldı ve cesetlere ulaşıldı… 

— Tamam evladım, sağ ol…

 

Olay yeri inceleme ekibinden baş komiser Tevfik Yalın, olaya dair malumatı sağ kolu mesabesindeki Türkan Günay’dan almış ve ülkede şok etkisi yaratan bu olayı araştırmak üzere hemen ekipleri oluşturmuştu. Ülkenin önde gelen işadamlarından Osman Turan ÜLKÜ’ nün böyle bir kazayla gündeme gelmesi, üstelik karısı ve iki çocuğunu kaybetmesi tanıyanlarını derin üzüntüye boğmuştu. Taziyelerin önü arkası kesilmiyordu. Devlet erkânından dahi, yakınlarına taziyeler ulaştırılıyor, karısı ve çocukları için defin işlemlerine dair hazırlıklar yapılıyordu… Bu süreçte ülke böyle bir iş adamının hayat dramına şahit oluyor, karısını ve çocuklarını kaybeden adama içten içe acıyordu…

Baş komiser Tevfik Yalın, kazanın üzerinden geçen 2 günlük sürecin ardından kendisine ulaştırılan haberle şoka uğruyordu. Otopsi raporları elindeydi. Kazada hayatını kaybeden Osman Turan Ülkünün eşi, Ceylan Ülkü, çocukları; Kerem ve İrem Ülkü kardeşlerin ölüm sebepleri ülkeyi şoka sokabilirdi… Bunları basına duyurmak şu an için sakıncalıydı.

 

Baş komiser Tevfik Yalın’ın aklında geçen gün okuduğu bir kitaptaki cümle, film şeridi gibi geçiyordu. Gerçekler, en güzel yalanların ikizidir…

( Eyyubun Sabrı Beni İmana Getirdi 4 - Sır.. başlıklı yazı Süvari İzci tarafından 6/26/2011 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu