Siyahı sevmeye başladığımdan beri

Baktığım yerlere beyazın sitemi değiyor

Kızmıyorum gözlerime

Uzun zamandır

Benimle şeytan

 

Mazide bir çocukluk masalı

Anımsadıkça beyazların siyahı boğduğu

Saklambaç oyununda günlerin

Birer birer sobelendiği

Sevincin çokça bağırdığı

İşte bu dediğim anda!

Sağır olmasam sessizliğe

 

Penceremde baktığım ağaç ağlıyor yağmura

Yürek yangını kokuyor toprak

Bulutun feryadı güneşi söndürürken

Yapraklar görüyor

Zift karası cesetleri taşıyan tabutları…

 

Kara bir ağıt sesi kulağımda

Bıçak ağızlarda kabulleniş

Gözlerime değen yaşlar sitemimi okşuyor

Yüreğime battıkça acılar

Islak ıslak süzülüyor yanaklarıma

 

Gün kör oldu güneşe

Karanlığın mayalanması fecirde

Bir parça ışığım ay çekip gitti

Yalnızlığı bırakıp avuçlarıma

Anlamını yitirdiğim vefanın ahını taşıyordum

Melun bir çığlığın sesinde
 

Ölmek diyorum derinlere daldıkça

Ellerimde soluyor mavi menekşe

Bir nefes daha derken

Mesken tutuyor şeytan baş köşeyi 
 

Zembereği kapanıyor kapıların

Soğuk bir yalnızlık dokunuyor saçlarıma

Bu kapılar neden böyle büyük

Rüzgar fısıltıyor

-sevmeyi unutuyor insan-

 

Sevmeler böyle uzaklardan yankılanınca

Yüreğim saklanıyor satır satır şiirlere

Tam kalemin vebalini taşıyorken ellerim

Aynada görürken aksimi

Sesim barışıkken sesime

Birden köpüren karanlık

İblis köşeden gelirken

En çok korktuğum

Kişiyim yeryüzünde….

( En Çok Korktuğum başlıklı yazı Senem ÇOPKUR tarafından 11.12.2011 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.