Rıhtımımın sancısı seherle bozulurken,
Gönlüme huzurları dizdiriyor yağmurum.
Canlarımın ruhuna heceler kazılırken,
Bomboş olan kalemi çizdiriyor yağmurum.
Nurlarla yüklü sesler inletiyor sabahı,
Neylerim aşka gelip dağlatıyor segâhı,
Yüreğim arzularla yakıyor girizgâhı,
İçimdeki kasveti büzdürüyor yağmurum.
Mecnunların gönlüne getirirken Leyla’yı,
Yok ediyor hızlıca döşümdeki belayı,
Damla damla akıp da güldürürken sılayı,
Hislerime nurları sezdiriyor yağmurum.
Bugün aldığım aşkla hüznümü terk ederken,
Özüme durmaksızın ilhamlar zerk ederken,
Gönlümün aynasında ışığı fark ederken,
Öteleri bağrıma süzdürüyor yağmurum.
Mısraların şevkiyle rind-i şeyda olurken,
Nurlara gark olmuştum zamandan feyz alırken,
Şimdi artık gönlümde gül ebedi kalırken,
Canımı deryalarda yüzdürüyor yağmurum.
Pervane sabahını bülbüllerle örerken,
Güllerinin kalbine menzilleri sererken,
Varlığını yakıp da aşk faslına girerken,
Yandığım öncelerde gezdiriyor yağmurum.