Rüyamda üstüme şimşek misâli hızla gelen,
Ve önde, arkada, her yanda gördüğüm o tren,
Eceldi belki de… ‘’Eynel Mefer’’ bu olsa gerek!
Kaçış yerim mi var artık? Bugün yarın gelecek…

Tren rayındaki âcizliğim ya… Neydi o hâl?
Hayır mı şer mi belirsiz… Kafamda türlü suâl:

Bahârı görmeyen ömrün çabuk mu geldi sonu?
Cebimde hüsn-ü amel yok, götürdüğüm ne benim?
Bırakmasın beni dünyâ, bırakmadan ben onu…
Makam mı kurtaracak, îtibar mı, kim beni, kim!?

Kabardı gitgide dosyam; büyük küçük karışık,
Ne çok günah var amel defterimde sâhi. Yazık!

Yolunda yıpranacak bir hayat nasip ediver,
Günâhı affederek cennetinle karşıla Rab!
Temizlemezse de tövbem bütün günâhı eğer,
Senin gazâbı geçen rahmetinle karşıla Rab!

Düşünce düşlerimin bin kahırla tâbirine,
Çağırdılar beni gördüm, vakit daraldı mı ne? 

Vezni: mefâilün feilâtün mefâilün feilün
 

Not: 'Eynel mefer' kıyamet suresinde geçer ve 'kaçılacak yer neresidir?' manasındadır.

( Ecel başlıklı yazı aruzperver tarafından 22.04.2012 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.