Bir başka duygudur sevilmek.Başkalaştırır insanı.Oysa bambaşkadır SEVMEK!

                   İnsan yüzlerce belkide milyonlarca kişi tarafından, yüzlerce şekilde sevilebilir. Sevilmek tek çeşit midir peki ? Tabiki değil ! Nasılki insanlar çeşit çeşit ise, beş parmağın beşi bir değil ise elbette sevilmenin de tek çeşit olması beklenemez.
                  
                  Önce doğumundan, ölümüne maddi manevi, ahiri dünyevi yanımızda olan anne babamız sever bizleri. Canını canına katıp, dişini tırnağına takıp, ekmeğini taştan çıkarıp büyütmeye çalışırlar bizleri var güçleriyle. Hatta bazen yok güçleriyle bile. Ayağın takılıp düştüğünde, hayallerin suya düştüğünde yani her düştüğünde yanındadırlar MENFAATSİZCE ! Okuyup adam olmamız, vatana, millete, eşe, dosta hayırlı, faydalı insanlar olmamız için didinip dururlar. Gün gelip devran dönünce, bunu başaramamış olduklarında bile vazgeçmezler bizden, sevmekten !

                  Okulda sıra arkadaşımızı severiz en çok. Ya da en sevdiğimiz kişi sıra arkadaşımız olur. Kalemimizin biten ucunu o açar, anlamadığımız dersler de yardımımıza o koşar, yardımcı olamayacağı konu olursa eğer yardım alabileceğin birini bulur mutlaka. Gerçi o ne derse, o makbuldür ya bizim için neyse...

                   Bir bakarız sıra arkadaşımız hayat arkadaşımız oluvermiş. Yıllarca yalnız  baş koyduğumuz yastığı onun kokusu sarar artık. Uyandığında seni yanında görememek en büyük korkusu olur. Hastalandığında baş ucunda sabahlayan anne, babanın yerini eşimiz almıştır. Gömleğimizi ütüleyen, yemeğimizi pişiren ya da işten geldiğimizde, evde ki onca sıkıntıya rağmen bizden güler yüzünü esirgemeyen eşimizdir yine ! Üzmezler bizi, kılımıza zarar gelse emanete hıyanet etmiş olurlar çünkü ! Gözünden sakınarak, herkesten herşeyden koruyup, kollayarak severler !

                    Sevgililerimiz olur kanımızın deli deli aktığı çağlarımızda.Kimi cama çıksa kıskanır sevdiğini, sesini duysa biri yıkar ortalığı. Tuzla buz eder bazen sevdiğini, sırf sevdiği için. Kimisi içinde yaşar herşeyini.Kıskanır belli etmez, sever hissettirmez, kızar söylemez.

                    Herkes tarafından farklı duygularla seviliriz ve dolayısıyla sevginin sonuçlarını farklı şekillerde yaşarız. Kimi bir diğerine göre az sever sizi, kimi çok. Kimi herşeyden kıskanır, kimi gözünden sakınır, kimi serbest bırakır. Kiminin sevgisi boğar sizi, kiminin sevgisinden her geçen gün artış beklersiniz. Kimi üzer, kırar, yıpratır severken.Kimi nefret ettirir kendinden.Öyle her seven içinde göze alamayız herşeyi. Ölmeyi, sevmeyi, fedakarlığı...

                     Ama sevmek ! Sevmek öyle mi ? Kimi seversek sevelim hep aynı duygular. İç kıpırtıları, kalp atışları, gönül sızıları... Ben gibi sevemez kimse ! Sen gibi de tabi !
Gülen yüzümüzden, deli dolu tavırlarımızdan, bazen sakarlığımızdan, bazen duygusallığımızdan belli olur sevgimiz. Sevince mutlu olduğumuz kadar, sevilince mutlu olamayız hiç birimiz. Hiç sevmese bile, birisi bizi, biz seviyorsak eğer bitmiştir olay ! Gururumuzu da kırarız, rezil de oluruz, mutlu da oluruz, acımızıda yaşarız ! Herşey vız gelir ! Ne yaşarsak sevgiden yana amenna ! Sevilmek bir yana dursun SEVMEK bir yana ! Sevilmeden olur belki ama sevgisiz olmaz asla ! Kalp durur bir kere ! Akıl durur ! Hayat durur ! Sen durursun ! Ben gibi sevemez kimse, sen gibi de ! Sevmek başkadır bir kere !


                    






     

( Sevmek Mi Sevilmek Mi başlıklı yazı ösqee tarafından 11.06.2012 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.