Türkiye’de 1955 yýlýndan günümüze kadar büyük bir sevinçle kutlanan anneler günü, Anna Jarvis tarafýndan pek çok ülkeye aþýlanan özel bir gündür. Philadelphia’da yaþayan Anna Jarvis adýnda bir genç kýz sayesinde bu özel gün, günümüzde de kutlanýyor.

Anna Jarvis, anne ve babasýný 3 sene arayla kaybeden duygusal ve hýrslý bir kýzdýr. Annesinin vefatýna alýþamayan Anna Jarvis, annesinin her sene anýlmasý için bir þeyler yapmak ister. Annesiyle daha çok zaman geçirmek isteyen; ancak yeterince vakit ayýrmadýðýný düþünen Anna Jarvis; annesine olan vefa borcunu çok özel þekilde yerine getirmek için harekete geçer.

Bunalýmlý halinden çýkýp annesi için adýmlar atan Jarvis, mayýs ayýnýn 2. pazar gününe denk gelen günde yani annesinin vefat ettiði tarihte annesini özel bir törenle anar. Tüm anne ve çocuklarý etkilemek için emin adýmlar atan Jarvis, anneleri hayatta olan çocuklara nasihatler vermek için diyar diyar dolaþýr. Tüm anne ve çocuklarýn arasýndaki baðýn güçlenmesi için annesini andýðý günün resmi bir gün olmasý için çalýþýr.

Amacý için tüm siyasi ve resmi kiþileri devreye sokmak ister ve uzun bir çaba sonucunda her sene Mayýs ayý geldiðinde, 2. pazar gününde anneleri anmak ve mutlu etmek için bir kutlama gerçekleþtirir.

Dönemin belediye baþkaný, Anna Jarvis’in bu fikrini çok beðenir ve anneleri onurlandýran bu özel günün her kesime yayýlmasý için bir haber yaptýrýr. Anneler günü fikrini Amerika Birleþik Devletleri Kongresi kabul eder. 1908 yýlýnda ilk defa anneler günü kutlanýr ve bu seneden sonra bir gelenek haline gelir. Annelerin fedakarlýðýný ve masumiyetini temsil eden beyaz karanfiller, anneler gününde yüzlerce anneye takdim edilir.


Ahmet ZEYTÝNCÝ