İnsan sadece bilgiyle seyran edemez
Arifin hissiyatını bilemez, hassasiyette boy ölçüşemez
Basiret kul için bir lütuftur, maddi ve manevi nimet adına duruştur, ötelenemez
Hasta ve düşkün bir nefesin hali her nasıl acziyette kalırsa, inançsız azimde insanı farkettirmeden yolda bırakır, düşünmez
Aşka ram olan gönül olmalı, nefs değil
Heves aklı ve izanı karartmamalı, vicdan ve idraki dumura uğratmamalı
Her niyet hakkın mahsadına mtuf olmalı, hata ve veballer kasıtla barışık bulunmamalı
Her kelam kalbin dili olmak için gayrete dücar olmalı, bahaneler aklı ve kalbi yormaması için irade rol almalı
Sevdanın engin bir çilesi ve firkati bulunmalı
Aşkına ram olunmayan bir sevda ruhun sigasında olmaktan sakınmalı
Kul, ruhun emanetçisi, bedenin bekçisi, hevesi hakikatle buluşturmanın gayesi, unutmamalı
Nefs asla tatmin olmaz,takat kesilse bile aklı durdurmaz, hinlik adına kimseyi rakip tanımz, kat a bu gerçek hatırlanmalı
Düşkünün hevası olsada amele matuf değildir
Düşler içinde çırpınmaya başlayan bencilenin tekidir, ah etmesi peşindir
Edebi olmayanın, adap ve muaşeret adına kaygısı bulunmaz, dünyayı karşısına alır sıkılmaz
Mizan için kaygısı ve çabası olmaz, taklit ve örfü için muhakeme tanımaz, cehil içinde bulunmaktan asabiyeti bırakmaz
Mustafa CİLASUN