DÜNÜMÜZÜ ÇOK ÇABUK UNUTUYORUZ
Ahmet AYAZ
Ben savaş mağduru, bir şehit torunuyum. Bu
ülkeyi ucuz bulanlardan değilim. Sözlerim acı olsa bile, doğruları yazmak
zorundayım. Dünümüzü çok çabuk unutan, hem de nankör bir milletiz. 12 Eylül
öncesi ülkemiz bir kan gölü iken, 1982 Anayasası yüzde 98 oy ile kabul
edilirken ve Türk Halkı ölüm korkusunu üzerinden atarken, bugün 1982
Anayasasına oy verenlerin çocukları Kenan Evren Paşa yargılanmalıdır diyorlar. Niçin?
O günlerden haberdar olmadıkları için. Eli kalem tutanların doğruları
yazmadıkları için. Ama ben, bildiğimi ve yaşadığımı yazıyorum, yazmaya da devam
etmekte kararlıyım. Gaziantep
Sokak ve Caddelerinde kurşunlananlardan şu an için aklıma gelenler. O günün
Sağlık Müdürü Dr. Bercis SEDEN, Sosyal Sigortalar Hastanesinin Baştabibi Opr.
Dr. Orhan ÖZBAY, Av. Mehmet Ali Çelik. Av. Mehmet ÇAPAR, Halk Muayene
Odasından, ücretsiz muayeneden gelirken, yolda kurşunlanan Opr. Dr. Rauf
YILMAZER, Sağlık Müdürlüğünde Ambar
Memuru Cemal DEMİR Çocuk Hastanesi Hizmetlisi Mehmet ŞAHİNOĞLU, Aliye
Ömer Battal İlkokulu Müdürü Doğan
KARSLIGİL, Eğitim Yüksek Okulda Müdür Yardımcısı İSLAMOĞLU, Oğuzeli Belediye
Başkanı Mehmet Ali NAFAK gibi niceleri sokaklarda kurşunlanırken, bizlerde hiç bir
kimse ile alıp vereceğimiz bir şey olmadığı halde, her gün daireye gidip
gelirken yolumuzu değiştiriyorduk. Ne zaman ve kimler tarafından, nerede
öldürüleceğimizi düşünüyorduk. Zaten ülke genelinde öldürülenlerin sayıları
haddini aştı. 12 Eylül Devriminde
elbette yurttan kaçanlar oldu. Niçin kaçtılar? Ceza evine girip işkence
görenler oldu. Niçin işkence gördüler. İdam edilenler oldu. Niçin idam
edildiler? Bunlar solcusu olsun, sağcısı olsun elbette sorgulanacaklardır.
Kenan Evren Paşa yargılansın diyenlere soruyorum. Ülkemizde her gün ölüm
korkusu yaşamı ve can kıyımları devam etmeli, hiçbir müdahale edilmemeli miydi? Zaten Kahramanmaraş’ta iç
savaş başlamıştı ve etrafa yayılmak üzere iken, 12 Eylül hareketi başlamıştı.
Hal böyle iken Kenan Evren Paşa
ülkemizin üstüne bir güneş gibi doğdu. Eğer güneş gibi doğmasaydı, yüzde 98 oy ile 1982 Anayasası kabul
görmezdi. Dahası var. Kenan Evren Paşanın meclisi feshedip, soyguncuların
boğazlarından kestiği paralarla, sözde demokrasiye geçildiğinde, o paralarla “Bu
büyük ülkedir, her şeye gücümüz yeter”
diyerek, zamanın Başbakanı Turgut Özal, mebuslara iki yılda emeklilik yayasını
çıkardı. Kenan Evren Paşanın bütçeye biriktirdiği paralarla sihirbazlık oyunu
oynadı. Edebiyat Sitesine bir şiir astım ve tepki görerek şiiri kaldırdım.
Şimdi aynı şiiri aşağıya alıyorum. Bu şiiri yakında çıkacak olan “SİHİRLİ MEKTUPLAR” adlı kitabımda da yayınlayacağım. Şayet
yayınlamaz isem kendimi Türk Halkının karşısında suçlu sayacağım. Ülkeye ihanet
edenler alkışlanırken, doğruları yazanlar tepki görürler. Ama ben Cumhuriyet
döneminde, o kutsal makamda cebini doldurmaya çalışmayan Evren Paşayı ve doğru bildiklerimi ve gördüklerimi yazmaya
karlıyım, yazacağım.
EYLÜLDE GÜZ GÜLLERİ AÇTI
Yıl 1980 Eylülün On iki si.
…
Kan gölüne çevrilmiş bir ülkede,
Bir can pazarındaki canlar;
Bir kurşuna kurban giderken,
Hızır gibi yetişti Kenan Evren.
…
Eylülde güz gülleri açtı,
Ufukta güneş batarken.
Ve satılmış yerli düşmanlar,
Kalleşçe pusuda yatarken;
Güz gülleri açtı.
…
Yıl 1975
Terör azıyor
Ve bütün gazeteler yazıyordu
Günde 8-10 kişinin öldüğünü
…
Yetkililer domuz gibi bakarken
Ve bütün siyasiler kulak tıkarken
Kurşuna kurban gidiyordu,
Suçsuz, günahsız insanlar.
…
Kör olma da, tarihe bir bak;
Niçin öldürüldü Uğur Mumcu,
Niçin öldürüldü Gün Sazak.
Ve daha niceleri.
…
Hani nerede Muammer Aksoy,
Nerede Bahriye Üçok?
Diyeceğim çok,
Anlayan olursa eğer.
…
Eğer bir araya toplansa,
Sel olur akardı dökülen kanlar.
…
Mehmet Demirel Babacanoğlu yazmış.
650.000 kişi gözaltına alınıp,
48 kişinin asıldığını,
Ve suçluların yurt dışına kaçtığını.
…
Yazmamış bunların niçin kaçtıklarını.
Başımıza ne belalar açtıklarını.
Ve her gün ölüm korkusu saçtıklarını,
Yazmamış.
…
Söylemem gerekir,
Eylülde güz güllerinin açtığını,
Ve hürriyetin eylülde ışık saçtığını.
…
Düşman yoktu;
Düşman çoktu karanlık sokaklarda.
…
Kimin düşmanı kimdi bilinmez
Yollarda yürünmez
Bir kan gölü idi Anadolu.
…
Yazsam,
Sayfalara sığmazdı öldürülenlerin ismi.
…
Ağlayan analar,
Yavuklusuna hasret kalan genç kızlar,
Caddelerde vurulup öldürülen devlet adamları;
…
Eylülde bir güneş doğdu.
Ve Eylülde güz çiçekleri açtı renk renk.
…
Can pazarında canlar,
Bir kurşuna kurban giderken;
Hızır gibi yetişti Kenan Evren Paşa,
Eylülde güz çiçekleri açtı, özgürce.
…
Ahmet AYAZ
NOT.
KENAN EVREN PAŞA YARGILANSIN DİYENLER
ANADOLU BASIN BİRLİĞİ BAŞKANI
HALİL ZOR’UN "ÖZGÜRLÜĞÜ ARARKEN" ADLI KİTABINI
MUHAKKAK OKUYUN. 1980 ÖNCESİ VE SONRASINI
BÜTÜN ÇIPLAKLIĞI İLE YAZMIŞ. 1980 ÖNCESİNDE
ÜLKEMİZİN ACI IZDIRABINI GÖRECEK VE İÇİNİZDE
AZICIK MERHAMET VAR İSE AĞLAYACAKSINIZ.