Ne vakit hevanın etkisinde kalsak
Heveslerin heyecan yaşatan iştahıyla yol alıp bakınsak
Düşünmeyi bir
tarafa bıraksak, tefekküre hiç ihtiyaç duymasak
Salınsak hülyaların vadettiği iklimin haz vahasına, sırılsıklam olup biran olsun rahatlasak
İnsan ne kadar hayıflansa kar etmez
Ukdeleri uğruna
sevdasını karartsa baş edemez, aşk denemez
Hevesin nefse mümeyyiz olan bir tabiliği vardır, hali hicrana gark eden andır, değmez
İnsan nasibe inanıyorsa, kaderin iradesinde ki mizana tavsa, korkuyu
sinesinde barındırmasın, meşkuk bir
temayüle kanmasın, başedemez
Aklı ve iradeyi bahşedenle yol
alsın
Edep ve tevazudan muhakkak ki uzak kalmasın, kalbinde yaşatsın
Samimiyet ve saflığın ihsanlaşan ikliminde nefesi ilim ve
irfan için sarf ederek rahatlasın
Ümit, sevmenin ve şefkatin en
naif tezahürlerinden nükseden yakarıştır, ufkun derinliğinde coşkudur, aşkın gözyaşlarını sorgulasın
Ne vakit hüzün içinde yol alıyorsa
Gün yüzüne hasret olan ümitleri solmaya yüz tutuyorsa içini karartmasın
Her baharın bekleyen bir hazanı vardır, haz her nasipte sadakat
gösterilen aşkın şiarıdır, ruhu bertaraf etmez
unutmasın
Gülmedi bahtım diyen, müsterih olmalı, sabrı ve kana atından nükseden
insicamın meramıyla yaratana el açmalı
Vurgun yemiş mir
melalin vahametinden kurtulmalı, Rahmet ve mağfiretin vaktine en kalbi manada bel bağlamalı
Mustafa CİLASUN