1 Cemil Cahit Güzelbeyi Unutmadık
   CEMİL CAHİT GÜZELBEYİUNUTMADIK                                                                        
                                                      Ahmet AYAZ

         Hakimiyet Gazetesine mensup bir şair ve yazar olarak, Cemil cahit Güzelbey'i, ölümünün 18. yılında da unutmadık, unutmayacağız. Şimdi ben gücümün yettiği kadar onu ve O'nunla olan beraberliğimizden söz edeceğim. O büyük insanı burada bir kaç sayfaya sığdırmanın çok zor olduğunu hepimiz biliyoruz.
         1908 yılında Gaziantep de doğan Cemil Cahit Güzelbey,  gerekse kültür sanat ve edebiyatımızda, gerekse hukuk açısından 1960 lı yıllarının gaziantepte popiler isimlerinden birisiydi. Gaziantep’in cadde ve sokaklarında parmakla gösterilen isimlerin önde gelen birisiydi. Araştırma yazıları ile, şairliği ile, yapmış olduğu radyo proğramları ile dikkatimizi ç
Üzerinde toplardı.
       1990 yılında Rahmetli Mehmet Sağlam Bey’in çıkardığı “Yöre” Dergisine yazı yazmaya başlamıştım. Araştırma yazılarımın bir tanesini incelemek üzere kendisine vermişlerdi. Yazı incelendikten sonra Rahmetli Abdullan Özer beni dergiye çağırdı. Güzelbey, benden birkaç soru sorduktan sonra yüzünü Abdullan Özer’e çevirerek, “yazıyı yayınlayabilirsiniz, hiçbir yerinde bir alıntı yoktur” dedi.
       Daha önceleride tanıştığımız Güzelbey ile, artık biribirimizi telefonla arayıp soracak kadar samimi olduk. Biribirimize  gidip, gelmelerimiz oldu. Bayağı biribirimize alıştık. Bu güzel ve mutlu günleri yaşarken, bir gün bana Rahmetli Hasan Hüseyin Topraktan bir telefon geldi. Ahizeyi elime aldığımda “Cemil Bey, Amerikan Hastanesinde felan numaralı odada, hasta yatağında yatıyor. Haberin var mı? Dedi. Sofrada ikinci lokmayı almıştım. Sanki yedim doydum. Dışarıya çıktığımda sicim gibi yağmur indiriyordu. Elime bir şemsiye alarak Amerikan hastanesinin yolunda yürümeye başladım.  Gelip odasının kapısına baktığımda ziyaret yasak yazısını gördüm. Kapıyı çaldım, içeriden çıkan zat’ı muhterem, “Kapıdaki yazıyı görmedin mi?”  Dedi. 
       Ben gördüm ama görmeden gitmem dedim. Vakit akşam dı.
Geceyi hastanede geçiririm, kapının önünde yatar sabahlarım,  Cemil Bey’i görmeden gitmem dedim. Beyza  gömlekli zat’ı muhterem dediğim zat, oğlu Dt. Mehmet Rağıp Güzelbey imiş. Bana beş dakika izin verdi. Cemil Bey kendisini yatağın içinde doğrultmalarını istedi ve doğrulttular. Aradan tahminen 45 dakika kadar zaman geçince, kalkmaya yeltendim. Rağıp Bey, “Beyefendi zamanınız var ise biraz daha oturabilirmisiniz” dedi ve benbiraz daha oturdum. Cemil Cahit Güzelbey ile anılarımız gayet çoktur. Evine  gittiğimde daktilo masasının camının altında torunları Aslıhan ile Orkun’un resimleri vardı. Rahmetli hep ona bakardı, bir taraftanda bir üzüntüsü var idi. Boynunu büküp bu üzüntüsünü dile getirirdi. Ben Rahmetli  Oktay Bey’i bir defa kütüphanesinde kendisi ile çay içiyorduk gördüm. Ama Mehmet Rağıp Güzelbey, günümüzün gerçekten beyefendilerinden birisidir..Kendisine çok çok saygı duyarım. Kendiside oldukça saygılı, oldukça vefakar bir zattır. 
       Yukarıda da dediğim gibi, O’nunla anılarımız çoktur. O’nu, köşemde yazdığım “KOCA ÇINAR YIKILDI” yazısı ile 01.5.1995 tarihinde ebedi yolculuğuna yolladık. Ben burada çok saygıdeğer oğlu,  Dt. Mehmet Rağıp Güzelbey'e ve torunları Aslıhan ile Orkun'a sağlıklı  ve mutluluk dolu günler diliyorum. Cemil Cahit Güzelbey, şiirlerini Bazı zamanlarda 
  Cim Cim, bazı zamanlarda da Aşık Emrak mahlasını kullanırdı. Şimdi aşağıya  "Yol Kavşağı" adlı şiirinialıyorum. Nur İçinde yatsın ve mekanı cennet olsun diyorum.


YOL KAVŞAĞI
İşte cemrelerle gelir müjdesi,
Doğa ilkbaharın eşiğindedir.
Her yanı kaplıyor arzunun sesi,
Canlılar sevginin eşiğindedir.
Çıkar yuvasından kuşlar böcekler,
Açılır yapraklar türlü çiçekler.
Doğanlar yaşayıp gelişecekler,
Bir alın yazısı beşiğindedir.
İnsan oğlu da bu kalfada yolcu,
Ezele, ebede bilinmez ucu.
Önünde yığılı mutluluk acı,
Herkesin kısmeti kaşığındadır.
Bizden önce gelip geçenler hani?
Cümlesi Ademde tuttu mekanı.
Yokluğa yönelmiş, hayat kervanı,
Bu işte öncülük peşneğindedir.
Öyküsü böyledir acız beşerin,
Demir iradesi işler kaderin.
İlle misafirdir altına yerin,
Aşık Emrak yolun kavşağındadır.
Cemil Cahit GÜZELBEY
24.2.1958 Yozgat Cezaevi
( Cemil Cahit Güzelbeyi Unutmadık başlıklı yazı Ahmet AYAZ tarafından 1.05.2013 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.