aynı İstanbul’da
...seninle olmalıydı yine aşk
ama altmış sekizli yıllarda, şu anki yaşımla ve aklımla
üzerimde bir tayyör
apartman topuklarım
mühim değil sen bana kısa kalsaydın
(lâkin tam tersi de olabilirdi)
...uzasaydı öpüşmemiz eğilince ben sana
kız kulesinden Galata’ya
muhallebiciler mekanımız olsaydı
ben utanıp yarım bıraksaydım her seferinde tatlımı
çil basınca yanaklarımı
silseydi parmakların
perada dans etseydik çılgınlar gibi
twist, çaça, tango
aklıma gelince Agatha Christie
.....ceketinin altına saklansaydım
gülseydi sonra halimize meyhaneci yorgo
katiyyen!!!
deseydi yine annem bu ihtimalsiz aşka
ve annen de eksik kalmasaydı bu anlamsız fikirden
dönerken lunaparkın zincirlerinde
"kimin umurundasınız validem" diye bağırsaydık dolmabahçe’den
gülerken çocuklar gibi
küçülseydik
yeniden
yine
hani ilk kez götüreceğim dediğinde Piyer loti’ye
-kim olur o zat
-"çıkacağız akıllım seninle"
-nereye evereste mi...
işte ben öyle
işte ben en saf halimle
işte ben onyedimde
ama eski istanbul’da
ama altmışsekizde
yine sende gözlerimi açsam...
de_soulmate