SANA INAT YAŞAMAK

Türkülerimiz Güneşe çarpmış hep yanık,yanık çalıyor
Ruhumuz karanlık bir yapılanmanın içinde feryad halinde
Bebelerimiz ağlıyor
Bir ala çam ormanının içinde,
Bir kavak ağacı yeşermeye çalışıyor.
Gözler, gözlere bakarak
Yürekler dağlanarak susuyor
Konşulmuyor
Sorulmuyor ve sorgulanmıyor 
Kime niyet kime kısmet
Belayı gönderende,
Yaşayanda
Aynı ciğerden nefes alıyor
Biz sokaklara çıktık yürüyoruz
Sen sadece bağrıyorsun uzaktan, uzaktan
Sana inat bir adam sadece duruyor
Bir serçe anlamadığım bir ses tounyla haykırıyor
Sanırım, onun ağlama yöntemi böyle
Ağlıyor,
Çünkü:
Sayende kimsenin gülme şansı kalmadı
ve insanlarımız
bizim insanlarımız
onlar iki kat daha çalışıyor
hem kendileri için 
hemde senin koyunlarını gütmek için
Buda bizim senden yana şanssızlığımız
Buda bizim insan olarak insanlıga olan borcumuz
Seni alaşağı etmek ve koyunlarını ehlileştirmek için
Türkülerimiz hep arabeks çalıyor artık
Ayran, rakıya düşman oldu
Arada çözümsüz bir celişki var
Rakı  kızıyor ayrana (Bence haklı )
Bende su alınca senin gibiyim diye
Aramızdaki fark ben insanlara lazımım 
sen koyunlara
sen buna gülüyorsun  ya
sana inat hayat devam ediyor
Sana inat yaşam sürüyor
ve sana inat yaşıyoruz dim dik
Yaşamak güzel ya!
Sana inat yaşamak daha da güzel...

ZIYA YILDIRIM
16.06.2013 
Bild von gundem.milliyet.com.tr
( Sana Inat Yaşamak başlıklı yazı igdir yolu tarafından 19.06.2013 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.