Anlam vermek ne mümkün zamansız gidişine
Nazını anlamaya aklım fikrim yetmiyor
Uzaklarda yaşamak belki geldi işine
Endamın gözlerimden bir an bile gitmiyor
Yokluğunda dertliyim, daima zarardayım
Sükûnet nedir bilmem, inan âh-u zârdayım
Odamda tüm duvarlar sanki üstüme gelir
Dünyam erken karardı, ulaştırıver ışık
Kalbimin alışığı artık karşımda belir
Şüphe okların ile kafam karmakarışık
Hani sevgilin idim, davrandın el misâli
Dökülen giryelerim kükreyen sel misâli
Soruyorum gönlüne, kimde asıl kabahat
Ahvalim muammadır, yanıt bekler sorular
Kalmadı hayatımda ne heyecan ne de tat
Vicdanında gizlidir mevcut bütün doğrular
Merhametten mahrumsun, herkes bunun farkında
Öyle dönüp dururum hasretinin çarkında
Acaba kim çözecek aşk denilen efsunu
Çıkmak elbette çok zor bu buhranın içinden
Ayağa kaldıran yok benim gibi zebunu
Keşke arınsa idin hem zulümden hem kinden
O zaman kesinlikle yardım ederdin bana
Ben de hiç kuşku yok ki minnet duyardım sana
İçimde umut yaşar, kesişecek yolumuz
Gül kokunu getirir tatlı tatlı esen yel
Huzura uzanacak er ya da geç kolumuz
İnadını ezip geç, vakit kaybetmeden gel
Yalnız seni isterim, hayâlin bana yetmez
Sevgim yüce dağ gibi, yemin ederim bitmez
Kafiye Örgüsü: a b a b c c
Ömer AYDOĞAN
ORDU 16/04/2011