Kafamda bir konu var .
Beni öylesine derbeder ediyor ki
Konu karışık,
Aklım, konudanda karışık
Bilmem emek mi, emekci mi,
Taksim, Gezi parkımıydı ?
Çoook duyarlı olduğum konulardan biri işte
El daktiloda
Yürek,
Tramvaydaki gözlerde kalmış
Unter-der Linden
Brandenburger Toor arasında bir yerde gidip geliyorum
Öldür Allah yazamıyorum.
Ben emekten,emekciden yana yazmak istiyorum
Yürek, mavi gözlünün buğulu buğulu bakışlarından
Endam vurup diz kırışlarıdan
Hele birde göz süzüşleri yokmu
Yüreğimle beni bir ikilem içine soktu
Ben onu, o beni dinlemiyor
Açlık
Ramazanlık
Sıcak vurmuş kafama
Kaldıramıyorum başımı yukarıya
Suszuluk göz rengimi soldurmuş
Hala aklım Taksimde ve direnişte
Ama yüreğimde tramvayda kalmış
Bir ara kız yeniden göründü gözüme
Şeytan azapta gerek misali
Emekcilerden özürdilerim
Aklım yenildi yüreğime
Zaten hep öyle oluyor
Ben, hiç bir zaman aklımla yaşamayı öğrenemdim
Yüreğime bir türlü söz geçiremedim
Gözüm takılmış buğulu gözlere
Aklım gitmiş Taksim"deki emekcilere
Ve Anadolu"dan bir tarla geliyor aklıma
Ellerinde çapalarla hırslarını toprağa eken kadınlar
Oraklarını haksızlığa savurur gibi savuran koç yiğitler
Bir türlü içinden çıkamıyorum
Uğraş Allah uğraş
Bir adım yol alamıyorum.
Anlamadım gitti. Nedendir bu keşmekeşlik?
Nedendir bana yapılan bu haksızlık?
Neden yanımdaki buğulu gözlere doya doya bakamıyorum?
Neden onunla geleceğimi hayal etmek varken, toprktaki kadını
Eli oraklı yiğitleri düşünmek zorunda kalıyorum.
Ey beyhude hayat! suç bendemi şimdi?
Yoksa buğulu gözlü kızdamı
Yoksa, görup,sevip ve ağlamak zorunda kalan bu yürektemi?
Veya zehir zemberek yazan bu kalemdemi
Ziya YILDIRIM