AHMET AYAZ'IN SİHİRLİ MEKTUPLAR İSİMLİ ŞİİR KİTABI ÇAĞRI KİTABEVİNDEN YENİ ÇIKTI-01 AĞUSTOS 2013
......................................................
Ahmet Ayaz, hecenin başarılı temsilcilerinden biri. Aynı başarıyı serbest tarzda yazdığı şiirlerinde de sürdürüyor. Sihirli Mektuplar, yıllarını şiirle yoğurmuş bir şiir emektarının son ürünüdür.
Ayaz, kitapta yer alan “Sihirli Mektuplar” şiirinde, şiirle uğraşanların şöhret pazarında dolaşırken işin özünden uzaklaştıklarını, şiirin temel prensiplerini öğrenmeden ya da kavrayamadan ustalaştıkları hükmüne vardıklarını, bir öz eleştiri yaparak “ustalıktan ırak” olanların şiirin mezarını kazdıklarını dile getiriyor ve onları bir şair lisanıyla hicvediyor. Şair, “İhanet, iftira etme alime / Edepsizlik şöhret değil zalime” mısralarıyla felsefesini netleştiriyor. Onun şiiri, Köroğlu’ndan, Dadaloğlu’ndan, Yunus Emre’den, Mevlana’dan sesler ve izler taşıyor. Bir yanıyla iyimser, insan sevgisiyle doludur Ahmet Ayaz. Ancak vatana yönelik tehditler artacak olursa bu mülayim ses milli bir duyarlıkla sertleşmeye başlıyor:
“Hainler, zındıklar dinleyin beni!..Bizimdir
oturup yattığın yurtlar.Doğduğuna pişman ederler seni,Bardak taşıp haykırırsa
bozkurtlar.”
Ahmet Ayaz, çocukluğunun geçtiği Yakacık’ı da unutmuyor. “Yakacık’ta Bahar” ve “Bitmeyen Sevda” şiirlerinde kendini var eden ortamı, Kesmelik’te geçen çocukluğunu, anı parçacıklarını anlatarak o günlere olan özlemini içini yakan bir sevdaya dönüştürüyor:
“Yakacık köyünde terim,Terimde Yakacık köyü
kokar.Bitmeyen sevdadır içimi yakar.”
Şair, herkesin dilinde özgürlüklerin bir ifadesi olarak dolaşan “demokrasi”yi kendi bakış açısıyla yorumlar ve bir hükme varır:
“Yollara barikat kurduktan sonra, Esnafın
camlarını, çerçevesini kırıp,Dövmeye kalkmak mı?Belediye otobüslerini hurdaya
çevirip,Kırıp yakmak mı?Okul çocuklarını polisin üzerine gönderi,p Öküzün
trene baktığı gibi bakmak mı? Demokrasi bu ise, Yerin dibine batsın, çıkmasın
bir daha sesi .İstemiyoruz böyle demokrasi!..”diyor
Ahmet Ayaz, Sihirli Mektuplar kitabında, insan sevgisi, anne sevgisi, hayvan sevgisi, yaşama sevinci, çocukluk günlerine özlem gibi iyimser duygularla gönül telimizi titretiyor.
Bize düşen şiirle yoğrulan bir ömre saygıdır. Ahmet Ayaz’a şiirle ve sevgiyle dolu bir ömür diliyoruz…
Yrd. Doç. Dr. Ahmet Özpay