Dünya içinde bir dünya vardır...
Rüzgarlarla tenlere hayat dokuyan fısıltılar an’dır...
Ahh dünya Ahh dünya’m...
Küçümseme sakın ola’ki meyvesiz ağaçları,
Vuslata susamışlığındandır kendinden geçmesi.
ikindi’de Aşk’ın baygınlığından yerlere serilip,
Nazlı gökyüzünün gözlerine yeşil sürme çekmesi...
Ahh mavi Ahh mavi’m...
Kurudu bekke’nin gözyaşı, ezelden yetimliğe namzet.
Ahmed’in gözlerinden rahmet emdi çöl,
Yedinci perdeden yükseldi niyazın mürekkepleri.
Fatımanın avuçlarında kanatlandı köz gibi şiir...
Ahh yürekler yakılası Ahh yüreği’m...
Her şafakta ölümün çocukları ,ilk nefese ağlar,
Seherde yeşil ağlar, gül ağlar rengine.
Bülbül figan eder, dert yüklenmiş geceye,
Bilal ağlar, ezan ağlar sıra gelince ismine...
Ahh gözyaşı Ahh gözyaşı’m...
Nur ışığından buharlaşır yürekleri Aşk’a KUL olanın,
hüzün bulut olur gönülde.
Adı değdiğinde dudaklarına çakılır kalb-i şimşekler.
Gözde yaş olur yanaklarda gam seli...
Ahh sevgili Ahh sevgili...
Ben bir şiirim,sözlerim sen ol havva’m,
Ben Allah’ın garip bir kuluyum.
gel ben ol,
gel ben ol havva’m...
22.07.2013 Muharrem Küçük
Kendinol