İnsan doğarken ağlar, çileler gelir dile
Daha agucuk derken, saklanırsın menzile
Gelip geçerken yıllar, eriyip üçer beşer
Elbet sen de şaşarsın, neslinin adı beşer
Hata yapmak kul işi, toparlanmak mağrifet
Neresinden dönersen, yeter ki dönüp kâr et
Çocuk yaşta çok bilir, ebeveyn anan baban
Biraz palazlanınca, oluverirsin yaban
Yaş kemale erince, yine onlar haklıdır
Söylenen altın sözler, yüreğinde saklıdır
Şöyle dönüp bakınca, akıp giden maziye
Sormadan edemezsin, neden döndüm gaziye?
Sinede husul eder, dışa vurur ahvalin
Alnına yazılmıştır, neyse görürsün halin
Hainin kırbacıyla, kokuşur dünya hali
Sabrın sonu selamet, budur türkçe meali
Acılarla terbiye, faniysen gelir başa
Kusarsın dertlerini, yazarsın dağa, taşa
Esmer gecelerinden, dönmek için maviye
Ruhunu arındırıp, başlarsın tedaviye
El bilir, alem bilir, tertemizdir yüreğin
Gözünü kapatırken, hamd etmektir ereğin
El açarsın duaya, mağfiret Allah'ındır
Dünya ne sana kalır, ne de padişahındır
Yazan ve Seslendiren Mehmet Fikret ÜNALAN
(
İnsan Doğarken Ağlar başlıklı yazı
Mehmet Fikret ÜNALAN (Kul Fikret) tarafından
21.09.2013 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.