Gecenin sessizliği yükselir 
Gürültülü hatıraları yutarcasına


Göz kapakları çevirir birer birer
Geçmişin buğulu sayfalarını 



Yüreğim 
Yarım kalan eski bir hikayenin kenarında 
On iki beklerken o’nu 
Kaybolacak yine
Sarp kelimelerin arasında


Eskici dükkânı zaman 
kırık dökük hatıralarla dolu 
"Gelecek" gelecek ve pahalı 
Hantallığı 
Belki bilmediğinden ,
Bir ân’a bir ömür verileceğini 


Neyi beğendirse geçmişten 
"Kırık" bir yani olur mutlaka 
Ne zaman uzatsam elimi 
Canım yanar hep
Döküklüğü
Belkide Aralıkların Hazirana uzaklığından 



Başım(n)ı alıp gider ya efkarım geceleri
b(ede)nden uzaklara 
Kaçıp uçurumlar’dan duvarların arkasına saklanır 
başı boş ürkek Yüreğim 
Nedendir bilmem 
Karanlığı biraz daha fazla severim



Ne yana dönsem yüzümü
Sitem yağar anlıma
Pişmanlık akar gözlerimden
Hangi taşı atarsam atayım ,
"Ti’ li sesler yankılanır kuyularımdan



Ah deyip yansada avuçlarım
Elde avuçta bir taşım var
Bağrıma bastığım
Geceleri yastığım
Bir tek onu atmadım , 
atamadım, düşmedi gözlerimden


Belki bir gün 
Haziran’a küsen Aralıklar tekrar barışırlar diye !




" Kiyametler kopuyor içimde, sûrü üflenmiş yaşlı Dünya gibi üzerime yıkılıyor yorgunluklarım "





Kasım 2012
( Eskici Dükkanı / Zaman başlıklı yazı Wayes tarafından 3.11.2013 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu