Yar firakı, dayanılmaz olmuşsa,
Gönül, yar muhabbetiyle dolmuşsa,
Muhammedi güller, açar açmaz solmuşsa,
Kıblesini şaşırmaz mı seven?
Şirin uykulara, hasret kalmışsa,
Berrak sular var iken, boz bulanık sulara dalmışsa,
Yar özlemi, muhacir etmiş, yadellere salmışsa,
Kıblesini şaşırmaz mı seven?
Aşkın mektebinde, sevda sınavını geçememişse,
Sevda yollarında, dostunu, düşmanını, seçememişse,
Aşkın pınarından, hararet gideren suları, içememişse,
Kıblesini şaşırmaz mı seven?
Sevda ormanlarında, güle sevdalı bülbüller, şakımıyorsa,
Yazın Ağustosunda, sevda bahçelerine, sular akmıyorsa,
Sevilen, saçlarına kır çiçeklerini, aşk ve şevkle takmıyorsa,
Kıblesini şaşırmaz mı seven?
Seven, yarın gül bahçesinde, ırgat olup çalışmamışsa,
Gerektiği gibi, sevda haspihallerine alışmamışsa,
Seherlerde kuşlar cıvıldaşırken, yar ile buluşmamışsa,
Kıblesini şaşırmaz mı seven?
Aşkın kılıcını, işin kolayına kaçmadan, bilememişse,
Gözyaşlarını, yarın hediye ettiği mendille, silememişse,
Dervişlerin meclisinde, yar vuslatını dilememişse,
Kıblesini şaşırmaz mı seven?
En manidar sevda mektuplarını, kesik uclu kalemle yazamamışsa,
Zalim feleğin oyunlarını, mahirce bozamamışsa,
Sevdanın patika yollarında, yar ile gezip tozamamışsa,
Kıblesini şaşırmaz mı seven?
Okuduğu sevda kitaplarının, ana fikrini çıkaramamışsa,
Sevda kumlarını eleyip, aşkın harcını karamamışsa,
Nazlı yar, müzminleşen yaralarını saramamışsa,
Kıblesini şaşırmaz mı seven?
Nur cemalini temaşa ettiğinde, yorgunluğunu atamamışsa,
Aşkın pazarında, rengarenk gülleri satamamışsa,
Başını yarın göğsüne koyup, mışıl mışıl yatamamışsa,
Kıblesini şaşırmaz mı seven?
10/Kasım/2013