YAŞAMAK İÇİN MÜCADELE GEREKLİ...
Merhaba duygulu yüreklere. Selamlar ve saygılar sunarak konu başlığımla
ilgili düşüncelerimi paylaşıyorum. Anne babamızın arzu ve isteği doğrultusun da, Allah'ın izniyle anne rahmine indiğimiz andan itibaren dünyaya doğmak için yaşam süreci başlamış oluyor. Annenin bakıma muhtaç olması çile ve cefa çekmesi veya hastalanmasıyla evladının yaşamını sonlandırabilirler.
Anne karnındaki sağlıklı büyüyen bir bebeğin kürtaj yaptırarak hayatına son verilmesi dinimiz açısından da uygun olmadığı gibi vicdani açıdan da, insanlık açısından da düşündürücüdür. Annenin sağlığına zarar verecek durum söz konusu ise doktorlarımız bunun için gerekli önlemleri almaktadır.
Hamile bir bayana ağır işler yaptırarak çocuğunun düşmesine sebep olanlar da bence suçludur. Bir can taşıyana bile dikkat edilirken iki can korunmalıdır.
Erkeğin işini kadının yapması, kadının işini erkeğin yapması günümüzde sanki doğal hale geldi ama zaman sınırlaması da bence çok önemlidir. Bazı çalışan kadınlarımız eve geç geleceği için hanede ki yavruların uzun süre aç duramayacağına göre baba eve erken geldiğinde eşine yardımcı olmalıdır. Zaten sorumluluk taşıyan anneler hazırlığını geceden yaparak kolaylaştırıyor.
Ev hanımları mümkün mertebe çalışan eşleri için her türlü fedakarlıkları yapmaktadır. Hanesiyle barışık olan her erkek ihtiyaçları önceden almaktadır.
Yaşamak için elbette mücadele gereklidir. Her zaman her hanede her şey olabilir. Onun için her konuda tedbirli olmalıyız. Hamile kadınlar iki veya bir kaç can taşıdığına göre onları yalnız bırakmamak gerekiyor. Annesinin veya halasının, teyzesinin, nenesinin, ablasının, güvenilir komşusunun olması lazım.
Hamile kadının acil durumlarda hastane ile irtibat halinde olması gerekir. Yanında kalanların doğumda kolaylık sağlayacak her hareketi yaptırmalıdır. Ulaşım için bir aracın bekletilmesi de uygun olur. Bebeğin dünyaya gelişi ufkunuzun açılmasına vesile olabilir. Çünkü her evlat hane için bir umuttur. Onun sağlıklı koşullarda yaşayabilmesi için fedakarlıklar devam edecektir.
Sağlıklı ortamlarda yetişmeyen bir çok bebeğimiz, çocuğumuz, kadınımız,
insanlarımız telef olmaktadır. Vadeli ölümler bizleri üzse de zamansız ölen bir çok vatandaşımız yüreğimizi sızlatmaktadır. Yaşam mücadelesinin ana mekanı hastanelerdir. Doktorlarımıza güvenerek emin ellerde tedavi olmamız gereklidir. Hemşireler, bakıcılar dahil tüm hastane personeli hizmet sunuyor.
Tedavi imkanı varken çaresizce ölümü beklemek yanlıştır. Fatma hasta şiirimi inceleyin bir hastanın yaşam mücadelesini özetlerken Yaradanımıza da dua etmekteyim. Fatma dayımın kızı ve benim bacımdır. o günün anısına yazdığım şiiri bu gün itibariyle paylaşıyorum. Yaklaşık dört aydır yoğun bakım ünitesinde hareketsiz yatmakta ve tedavisi de sürdürülmektedir. Doktorlar ümidini kesmediği sürece tedavilerde devam eden bundan şüphe olmasın.
Bir hastanın kurtulması için felçli yaşam sürmesine de razı oluyoruz. Her iki annemde felçli yaşayarak hayata son verdiler. Onların hafızalarının yerinde olması bizleri mutlu ediyordu. Mazlumun ahını almak yerine duasını alınız. Zira onların duaları Hak tala tarafından kabul görmektedir. Yaşam mücadelesini sürdürürken dini vecibeleri de yerine getirmek gerek. Sizlere sağlıklı yaşam dilerken tüm hastalarımıza da acil şifalar diliyorum. Hoşça ve dostça kalınız.
***** MÜCADELE *****
Sağlıklı olmanın hastane yolu,
Halsiz, çaresizsen uzat sen kolu,
Esirgeme sakın parayı, pulu,
Yaşam mücadelesi veriliyor.
Uzman doktorlar da mevcut her yerde,
Görevli, bakıcı her an devrede,
Merhamet duygusu var hemşirede,
Yaşam mücadelesi veriliyor.
Afet ve kazada artar yaralı,
Sağlık bakanlığın belli kuralı,
Sosyal hizmetlerde ilgi göreli,
Yaşam mücadelesi veriliyor.
Yüz on ikiyi arayın yeter,
Acil durumlarda ambulans öter,
Kişi sağlıklıysa ocaklar tüter,
Yaşam mücadelesi veriliyor.
Akraba, komşular uyanık olun,
Mağdur olanlara çözümü bulun,
Zekinin şiirden mesajı alın,
Yaşam mücadelesi veriliyor.
***** FATMA HASTA *****
Dayımın üç kızı biri Kezi ban,
Depresyon yaşıyor, çekiliyor can,
Veririm ben ona gerekliyse kan,
Bir deri bir kemik bekliyor ana.
Bir gün öncesinden acile girdin,
Şarkikaraağaç da gece durdun,
Isparta ya geldin acillik oldun,
Rabbım dan şifalar dilerim sana.
Fatma diyerek de tanırlar seni,
Ağabey olarak bilirsin beni,
Pazarda yıprattın bütün bedeni,
Bırak dediğimde kızardın bana.
Çevrende toplandı oğlun ve kızlar,
Monitörden baktık yürekler sızlar
Allah'a duacı oluruz bizler,
Henüz hayatınız ermedi sona.
Seni de aldattı yalancı dünya,
Yaşam serüvenin oluyor rüya,
Zekinin hizmeti şiirli dua,
Enerji, gül gelsin emanet cana.
30-8-2013
Ispartalı Zeki Çelik TÜRKİYE İLESAM il temsilcisi.