Tanışma faslındaki gülüşler...
Kalanın canı cehenneme öyle mi?
Gidişin zaman aşımına uğramadı,
Of, hüzne gebe bu adam.
Ve 'Nasılsın' sorusuna;
İyiyim diyecek kadar da yalancı.
Unuttum seni,
Aklımın ucundan bile geçmiyorsun.
Sahi, adın neydi?
Beceriksiz bir yalancıyım değil mi?
Gitmene kızmıyorum;
Giderken bıraktıklarına tüm öfkem;
Mesela sevdiğin şarkıyı bilmesem,
Sevdiğin mevsimi yaşamasam,
Annem, sevdiğin yemeklerden yapmasa,
Beraber izlediğimiz bir film dahi olmasa...
Bunlar ne ki?
Rüzgar bile senden yana..
Kuşluk vaktinde;
Kulağıma gelen kuş seslerinde,
Masama gelen çayda,
Hüznüme ortak olan sonbaharda,
Bir çocuğun masum bakışlarında,
Gördüğüm rüyada bile sen varsın.
O kadar da yüzsüz müyüm ben?
Tabi ki isterim seni unutmayı..
Sevinçlerimi bir kenara bırakıyorum,
Yağmurumu paylaştım seninle,
Çok sevdiğim şehrin sokaklarını...
Soluduğum hava senle güzeldi.
Seninleyken;
Geçen zamanaydı küfrüm.
Sensizliğin de taaaaa...
Neyse ben seni çoktan unuttum.
Sadece yaşadıklarımız,
Seni yad ediyor,
Ben seni sevmiyorum..
Dilim yine yalan söylüyor...