Işık
IŞIK
Sarı ve ufak gözükür güvercinin gözünden acılarım
Ufuklarda yaşıyorm, konuşkan ve yapayalnız
Sus deme bana artık çizilmişti çoktan alnım
Boy boy oldum, karşımdaki dünlere bakıyorum
Yabancısıyım bu gecelerin, yaslandığım kentleri unutuyorum
Korkularım taze ve masum bir gerçek gibi fışkırıyor, diplerinden rüzgarın
Çağırıyor gitarların sesi ikiye bölünmüş yolların sessizliğine
Oynarken buluyorum kedimi kelimelerle
Yıllar sonra
Belli belirsiz bir kış çıkıyor
Elimdeki kum tanelerinden
Eğeri yoktu boğanın, kayboldu güneşin kör edici sessizliğinden geçerken
Yüzümdeki su tanelerinin acısı geçer elbet ölümünü duyunca
Alışkanlıktan olsa gerek, ektim kendimi anılarımın arasına
Tırnaklarımın içinde çocukluğum
Hilale bakarken farkettim umudun karanlığını
Düşüncelerim hale olmuş üzüntümün güzellikleri karşısında
Sönerken bir tanesi dışında tüm ışıklar şehrimde
Bana ilklerimi hatırlatır çığlıklarım, ekşi, mutsuzluk tadında
Son ışığı da kapadım ve yattım ihtiras sarmaşıklarından ördüğüm hamağıma
Gökyüzünden bihaber, uzak, güvence altında
Bedenimdeki su safken artk akmaz oldu ellerimde kuruyan mumlar gibi
Yıldızlardan bihaber
İçimdeki şefkate ne oldu?
Bir eski gözyaşı oldu içimde yanan huzursuzluğu anlatan
Sadece sabahın geleceğini bilmekti uykusuzluğumu serüven kılan
Yaşayamadıklarımı düşünmekti beni denizin kenarına iten
Eğildim
Nasırlı ellerimdeydi gözlerim parlarken yakamoz ışıklarında
(
Işık başlıklı yazı
lakedima tarafından
10.02.2014 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.