Ne vakit efendim aklıma gelse
Gözlerim yaşarır, içim dolar, nefesim bir hoş olur nedense
Lisanen yakın olsamda, kalben ve zihnen ne kadar sığ olduğum sorulur
Sual ederim bazen, neden bu kadar kayıtsızsın, dünya için çırpınırsın, mizandan korkulur, üşüten düşler neden soldurur diye
Çocukluğumdan itibaren
Onun hakkında duyduğum her şey bir başka güzeldi
En mütenahi bir özlemle sessizlik içinde süzülen ve nazar eden bir güldü
Hep hayıflandık, bahanelere daldık, nefsimiz adına kandırıldık ve fakat ne hikmetse hala ayılmadık
Her hali, sarfettiği kal-i eftali
Ne kadar mücerretti, mesneti belliydi, neden tatbik edilemedi
Hayatı ve ömrün vazgeçilmezi olarak ikame edilmekten çekinildi, kim kar etti
Herşey darmadağınık, hissiyat niçin bu kadar bulanık, itimatsöyle nereye gitti, yoksa insanlık mı yitti
Ümmet-i muahammet adına
Hangi arza baksam, safahat içinde yaşayanı ne yapsam
Sefilliğin diz boyu olduğu Afrika ve Ortadoğu halkını nasıl ve hangi gerekçeyle anlasam
Her zülmü ve isyana caiz olduğuna dair fetva üreten belamlar ı nasıl kavrayıp, emin bir yol alsam
Mustafa CİLASUN