!

Ey insan! Ey gaflet ninnisiyle mışıl mışıl uyuyan ölü!

Bu gece sana davet var dinle! Mektubun sahibi seni çok seven ve seni bekleyen bir Baki...

O Rahman, O Rahim ve açılır mektuplar onun adıyla :

''Ey  sevgisini başkasıyla paylaşan güzel kulum!

Rabbin sana sesleniyor aç bu gece kitabımı

Bir seyre dal gözün neyi görüyorsa onunla tefekkür et

Sonra kalbin titredi mi ‘işte başlıyor aşık oluyorum’ de

Sonra üfle neyine de aşkını söyle

Divane ol gönül çölünde Yunus misali…

 Dürüstçe gel aşkın dürüst olsun

Bu gece, bu gece bana gel!

 Aşkımla yan, yan ki yanma Cehennemde hasretimle

İşte açtım sana sayısız kapılarımı

Bir de yoluna Ay 'ı avize yaptım da neden gelmedin bu gece kulum!

Bulamadıysan yolumu bak yıldızlar eşlik ediyor seferine

Bir aç avuçlarını da tutarak ellerinden getirsinler seni bana bu gece

Kulum, sen bilmezsin ama özlüyorum ben senin sesini

İşte bu yüzdendir ya beşe ayırdım buluşma saatlerimizi

Hadi gel ey çiçekler kadar taze kılıflarla kapladığım kalbin sahibi güzel kulum!

Gel! sen kirlisin belki yarattıklarımın gözünde

Ama ben seni tertemiz kıldım

Gel! tövbene cevap vereyim bu gece

Yetmedi mi yine sana kapımın tokmağına vurman için sunduğum imkanlar

Islatayım bu gece de yollarımı pırıl pırıl yağmurlarla  yeter ki sen gel!

Ben sana indiririm göklerden sayısız yağmur bu güç değildir bana

Bu gece senden istediğim bir iki damla da sen bana yağmur yolla

 Günahlardan arındırdığım gözlerinden yıkadığım gözlerinden

Kulum, seni gecede bekliyorum; herkes uyurken gel

Sana vereceğim o kadar çok ihsanım var ki

'Affet beni rabbim ben geldim aç kapılarını' de

Sen yoluma, bana kavuşmak için bir çık da hele

Ben senin bir adımına koşarak gelirim kulum !

Sakın neden Cehennem var diye sorma

Seni onda yakmak için yaratmadım onu

Onun beni göremeyişinden nasıl yandığını gör

 Gör de sen bana kavuşmayı arzula diye gürül gürül ibret dağıtıyor Cehennem

Neden şeytan var diye sorma sakın!

Onun necasetini gör gör de melekler gibi tertemiz aşk besle diye

 Ya Cennet... Cennet’i hiç sorma kulum!

Onu sana öyle bir döşedim ki, öyle bir döşedim ki:

Seyre dalacağın manzaralar, seyre dalacağın manzaralar var

 Öyle bir döşedim ki sana büyük bir hediyem var sana Cemalimi göstereceğim

 Ey kulum, sana Cennet’ten selamım var

 Hadi kır şu dünyanın henganesini de bu gece gel kapıma

Bu gece benden , bu gece benden sana yüce bir davet var.’’

 

 

                                       NURCAN YETİŞEN

( Davet başlıklı yazı Derin Şair tarafından 30.05.2014 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu