Çam kokulu
ayran içtim elinden,
Türküler
dinledim şirin dilinden,
Sararken
kollarım ince belinden,
Toros Yaylasında kaldı sevdamız.
Sen
yayık yayardın terler
içinde,
Saçların
örgüsü türlü biçimde,
Yılllardır büyürken aşkın içimde,
Toros Yaylasında kaldı sevdamız.
Örerken
saçların sunam çadırda,
Karabaş
koyunum yem oldu kurda,
Hayaller
kurardık seninle orda,
Toros Yaylasında kaldı sevdamız.
Ben senin
uğruna ömrümü verdim,
Elvan
çiçekleri yoluna serdim,
Sen mor
yaylaları ben seni sevdim,
Toros Yaylasında kaldı sevdamız.
Sen yanık türküler çalar söylerdin,
Dağlarda çınlardı
tatlı sözlerin,
Yayladan
güzeldi ela gözlerin,
Toros Yaylasında kaldı sevdamız.
Mıncıraklar
yaptık çam ağacından,
Benim olsan
ölür müydün acından?
Tutup
kaçırsaydım seni saçından!
Toros
yaylasında kaldı sevdamız.
Her
sabah her sabah kalkardı erken,
Kaval çalınırdı
güneş inerken,
Sunam başkasına
gelin giderken,
Toros
yaylasında kaldı sevdamız.
Yazarın