Nedense erişemedikleri makbuldür insana
Uğrayıp bir gönül almasa da
Kırk da bir hal hatır sormasa da
Yarana hiç merhem olmasa da
Yanağına candan bir öpücük kondurmasa da
Hatta ve hatta...
Umuduna ot tıkayıp tatlı canından usandırsa da
Aranır hep ismi var olup cismi yok olanı gözlerin
Hasreti döker herbir söylediğin de sözlerin
Dolup dolup taşar özlemiyle yüreğin
Onun üstüne kuruludur hep hayallerin
Hatta ve hatta...
Uykusuz geçer sayesinde o yalnız ve uzun gecelerin
Andıkça ekmeğin boğazında yaşın gözünde düğümlenir
Bir onun varlığı ruhunu bedenini şenlendirir
Ellerin çok uzak olsan da hep üzerindedir
Güldüyse yüzü gülmek ağladıysa gözü ağlamak kaderindir
Hatta ve hatta...
Desem yalan olmaz uzağındaki senin herbir şeyindir
Öyle ucuzdur ki elinin altındakinin sevgisi
Seni bir an da olsa mutlu edebilmek olsa da gayesi
Sevginden pay düşmez mi baş ucundakine zerresi
Etkilemez mi gönlünü seni kırmamak olsa da tek düşüncesi
Hatta ve hatta...
Seni bağrına basıp herkesi birbir kendinden ötelemesi
Oysa garibin bir sıcak bakıştır istediği yalnız ve yalnızca
Bir söz bekler hep senden gönlünü okşayacak umutsuzca
Yine de mutludur yanında başında taşır seni riyasızca
Varlığını hissedemeyince içi yanar ağlar herkesten saklıca
Hatta ve hatta...
Öyle derindir ki yarası sana dahi belli etmez ustaca
GÜLAĞACI 11.07.2014 14.03
(
Hatta Ve Hatta.... başlıklı yazı
Gülağacı tarafından
11.07.2014 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.