mızrap gibi titrerim akar şakaklarımdan yağmurlarla gözlerim
zaman avuçlarımda zembereği meçhulde kayıp
bakmasın kimse ağladığıma öyleyim işte ,
ölümün acelesi var bende ,yasaktır ıslığım
düşlerimde ölüm korkusu hep elma kokar..
fikrimin ince yaprağina mil düşmüş
dalında ağlar bir garip bülbül
çöl hasretindeyim iltica bu yürek
oysa güneşin çocuğuydum şimdi ise kentlerin sürgünüyüm..
gurbetin kuytu ıslak seherlerinden
ayinler dökülür her pazar meleklerin kanatlarından
uzanırım takvim yapraklarına
güneşin öznesinde kaybolur giderim
gözlerimin buğusu aynada ağlar, sızar damlalar yol olur suskun kentlere
kara yıldız düşer yanlızlıklarıma
demlenirim ıssızlığın senfonisinde
dam boyu sarmaşığa sorun beni
kök saldı hasret yüreğiminde
nemrutun kor ateşi yanar sinemde
kalbimin kafesinde uçamaz çırpınır bir kırık kanat
bakın şu çöp toplayan yaşlı adama
şapkası gözüne kadar inmiş
tanımasın sakın kimse ..
yankılanır infazın yasak ıslığı
saraylar yapılır doğduğum çöpçüsü lâl kentlerde..
**nur**
(
Çöpçüsü Lal başlıklı yazı
**nur** tarafından
14.11.2014 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.