Acının Yaşı Yok
Çocukluğuma dair hatırladığım ilk anım, sanırım 4-5 yaşlarındayım. Sıra sıra dizilmiş , mavi, yeşil, sarı boyalı, boyaları solmuş, yer yer de kabarmış, tek katlı bahçeli eski evlerin olduğu bir sokaktayım.Baloncu geçiyor sokaktan... Ellnde rengarenk, irili ufaklı, şekilli şemalı tüm albenisiyle balonlar ve çocukların gözüne sokarcasına. Duvara yaslanmışım elimde uçan balonum,sanırım rengi kırmızıydı. İçimde öyle kocaman bir mutluluk ki anlatılamaz. Hayran hayran balonuma bakıyorum. Derken balon elimden kurtuldu ve gökyüzüne doğru süzülmeye başladı. Gittikçe uzaklaşıyordu ve ben bütün çaresizliğimle ona bakıyordum. Gözden kaybolana dek izledim onu. İşte bu İlk anım, ilk çaresizliğim,ilk kaybedişim, gidenin arkasından ilk izleyişim. Ne çok şey anlatmış bana meğer balonum. Hayatımın kısa bir özeti gibi…
Hayat da böyle değil midir? Gelirler ve giderler. O balonun gökyüzüne süzülmesi gibi avuçlarınızın arasından kayıp giderler ve sadece izlersiniz gidişini...Ne dur diyebilirsiniz bazen ne de veda edebilirsiniz. Elinizden gelen tek şey izlemek olur. Hancı ve yolcu misali.
(
Acının Yaşı Yok başlıklı yazı
derya günel tarafından
19.02.2015 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.