Sana kızınca

El kaldırmak ha böyle birşey nasıl düşünürüm

Sana kızınca

En yakın görünen dağlara çıkarım

Közü koyduğun sineyi

Gök yüzünün boşluğundan

Esen rüzgarlara gergin tutarım

Soğuyunca sinem

Kederim  bulutlara uzanır

Gözlerim yağdırır közlerinin üstüne

Bir kuşun edasında hafifler yüreğim

 

Senin saçlarından tutup

yerler de sürümek ha

sana kızınca

böyle birşeyi nasıl düşünürüm

hayatın yükünü taşıyamayan gücümü

senin saçlarında nasıl kullanırım

sığar mı bu erkekliğin damarına

 

sana kızınca

Bilinen en yakın caddeye çıkarım

Vitrin camlarında kendimi görmeye çalışırım

Göremesemde belki gözlerim

Senin gönlünü alacak nesneye takılır

Ve hemen alırım

Bu jestime dayanamayacağını bildiğim için

Yine bir kuşun edasında hafifler yüreğim

 

Sana kızınca

Şiir yazmayı becerebilseydim keşke

Sana kızgınlığımı değil

Güzel yanlarını dökerdim kağıtlara

Gecenin katran karasını aydınlatan

Dolun aya benzetirdim seni

Heceler dizerdim inci gibi

Bir ozanın dilinden nameler dizerdim

 

Almanya

 

Ali Şahin (Elbistanlı)

( Sana Kızamam başlıklı yazı Alişahin tarafından 1.05.2015 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu