ÇOĞALDI
Ne günlere kaldık bilmedim emmi
Kalleşçe sırtımdan vuran çoğaldı
Vefayı kaybettim, bulmadım emmi
Doğruluğa hesap, soran çoğaldı
Baktım da kendini, Yunus sanan var
Sanki Mevlana’yla semah dönen var
İnan baykuş olmuş, taşta çönen var
Boş lafla insanı, yoran çoğaldı
Aşkın deryasında bayılmış sanki
Kevser ırmağında ayılmış sanki
Ünü ta fizandan duyulmuş sanki
Böyle böyle hayal, kuran çoğaldı
Ben dini okudum, bilirim diye
Taptuk olup Hâkkı bulurum diye
Ben piştim bu yolda, ölürüm diye
Salkım yutup, telkin, veren çoğaldı
Belletmez sarmıştır kibir ve gurur
Gözünü fitnelik, fesatlık bürür
Aklı sıra coşar, dinden dem vurur
Müritsiz evliya, eren çoğaldı
Hani bir şey sorsan, bilmem der susar
Arkandan konuşur, ve de kin kusar
Eğer fırsat bulsa, adamı keser
Döşü dürüstlüğe, geren çoğaldı
Anlatamadım ben, bu, “bu” desemde
O çirkin sözleri sanki ensem de
Başkası adına, konuşup hem de
Bom boş defterleri, düren çoğaldı
Riya, yalakalık, almış yürümüş
Görmüyor gözünü hep hırs bürümüş
Ben adam sanmıştım, neler varımış
Salakları öne, süren çoğaldı
Bazı şeyler var ki, hala muamma
Yalan hastalıktır, değildir humma
Daha söylenecek çok şey var amma
Başımıza çorap, ören çoğaldı
Lüzumsuz Hâk yoldan, sapma sen yeter
Şükret vardır elbet, beterden beter
Fazla da söylenme, bak ahın tutar
Önünde destursuz, duran çoğaldı
Sadık DAĞDEVİREN
Aşık LÜZUMSUZ
Yazarın
Önceki Yazısı