Dünya’ya gelişler de  başlar çığlıklar. Nedensiz, bilinmezler de. Devam eder durur yaşam boyu ve son bulur son nefeslerde. Bazen anında ve sesli, canhıraç; bazen içten içe, sessizce. Birbirlerine benzer çoğunlukla yüreğimizdeki çığlıklar! Kimi dökülür, haykırılır anında  dudak aralarından; kimi ise tutulur içimizde bin bir güçlüklerle.  Ertelediğimiz çığlıklar; düşlerimiz de  hep esir kalır gerçeklere. Uykuya daldığımız da bile dokunulsa ağlarlar rüyalarımız da… Gece yarısı ! Yine başlar çığlıkların valsi kahredercesine, çıldırtasıya.

                            Aklımızda olanlar dökülse dilimizden nasılda karışırdı ortalık ve nasılda içinden çıkılmaz hal alırdı ilişkiler kim bilir. Ne sahte tavırlar, söylemler var her birimizde; aman kırılmasınlar, alınıp üzülmesinler diye. Aslında istesek de istemesek de mecburen; kimimiz amatör, kimimiz profesyonel aktörleriz işte.

                           Acıyla kıvranırken, yığınlarca sıkıntı sorun varken; sevenlerimiz üzülmesin diye hep rol değil mi davranışlarımız ? Örf ve ananeler bir yanda, beşeri ilişkilerde; ne dost kazıkları, ne yakınlarının kıymet bilmemezliklerin de; aşağıda sakal , yukarıda bıyık misali söyleyemeyip yutkunulur  ise  ayıplarında, kötülüklerinde; bu oskarlık aktörlük değil de ne ya ?

                          Karanlığı çöker alabildiğine gecenin. Kim bilir ne aydınlıklar görülür yine de gönlünde mevsimin. Maskelenmiş  onca yüzlerde yaşamak ve hala söylenmesi gerekenleri içimizde sessiz çığlıklarımızda muhafaza etmek !. Çığlık çığlığadır bir gece yarısı yüreğiniz. Haykıramazsınız ! Dans edip dururlar sessiz sessiz. Ve onları da biriktirirsiniz ister istemez .

                          Nice çığlıklar birikir içimizde. Hani şu bağırıp, söyleyemediklerimiz. Yüklenir gönül tellerine ve her dokunuşta dönüşür notalara. Bir cümbüştür başlar vakitli vakitsiz ve ne güfteler oluşur dinlediğinizde. Çığlıkların valsi başlar sessizce.

                         İyilik ve merhameti şiar edinmişseniz talan edilmeye mahkumdur yüreğiniz.Hep işte o davranışlarınız sebeptir talana, kullanılmaya. Talan varken; bir taraftan doldurur yaratan ve hiç bitmez iyilikleriniz, susuşlarınız yüreğinizde… Ama her şeye rağmen talanda ki yüreğinizin  kırıntıları kimleri doyurmaz ki ?.

                        İçimde birikmiş onca çığlıkların avaz avaz hür kalma zamanı artık. Haykırma, paylaşma vakti geldi bence. İstedim ki onlar çığlık çığlık, öbek öbek gelmesinler benimle ebediyete. Hem yıllardır biriktiler, olgunlaştılar; şimdi sakince belki rehber olurlar satırlarımda okurlarıma. Elbette isteyenlere !

                      Duygular vardır, buram buram kokan ,  kelimelerin ritmik dizelerde oynaştığı sevdalar; tutkular, vazgeçilmezlikler. Kah mutluluk, kah hüzünlerin dansı… Zaman zaman karşınızdakine aktarabildiğiniz, bazen de öylesine saklı kalan… İşte; onlar “ Şiir Sarnıçı ”ve “ Sevda Filesi” başlığında dillendirildiler.“ Tilkice Geyikler ve Taşlamalar” da mizah ve hicivsel çığlıklar; bir arada güldürürken düşündürecekler.Yılların yaşanmışlıklarında; artık anahtar haline gelmiş, test edilmiş, denenmiş ; hayata dair düsturlar “ Yaşam Heybemden Kısa Sözler” başlığında yerini aldılar. Öte yandan; bir çok mesajlar içeren anı, deneme ve eleştiri makaleleri ile sosyal konular bir araya toplanmıştır. Kısacası; hayata dair ne varsa, biriktirilmiş ve tutulan çığlıklar artık koro halinde özgürlüğüne ve hedefine doğru yola çıkmıştır.

                    Umarım; yılların çığlıklarının notalaştırıldığı satırlar rehber olsun  ve baş ucunuzda yerini alabilsin. Zaman zaman kulağınızı tırmalasa da; kulağınızda uğuldasa da söz konusu çığlıklar ; düşüncelerinizde huzur ve mutluluğu getirebilsin.

                

( Çığlıklar başlıklı yazı KENAN KOÇ tarafından 22.05.2015 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu