GARİP GÖNLÜM
Garip gönlüm hangi bağda ötersin
Sevda ateşiyle yanıp tütersin
Ellerin gülünü senin tutarsın
Seni yüce satan kıvancın mı var
**
Nasıl olmuş gelmiş nereden bitmiş
Kim kiminle neyi nasıl pay etmiş
Giydiğin gömleğin kime aitmiş
Kefenli gitmeğe güvencin mi var
**
Sevda senin heva senin sel senin
Savuruyor şu ömrünü yel senin
Canımsın cananımsın gel benim
Dünya ahret diyen sevincin mi var
**
Dilemiş var etmiş her yapısını
Kim verir ki kime yer tapusunu
Anahtar elinde aç kapısını
Firdevs cennetinde turuncun mu var
**
Akıp gider zaman ferin silinir
Sana da secdesiz namaz kılınır
Açlıktan ölenler niçin dilenir
Hesabi vermeye inancın mı var
**
Kulluğun bilinci sende oldukça
Şükür et her daim nefes aldıkça
Yetmedi tövbe et nimet buldukça
Ahiretten gayri varıncın mı var
**
Saklı tut sırrını dostunun aman
Dil ile işlenen günah çok yaman
Kalp midyesinde kor gibi yanan
İmanından başka bir incin mi var
**
Belki de anlamaz sevip kandığın
Yar deyip koynunda yaran sandığın
Hakkın tecellisi deyip yandığın
Şüphe etme gönül utancın mı var
**
Kaçıp ordan burdan olsan bin pare
Gittiğin sürgündür azlin boş yere
O dur kaçak kalplere yegane çare
Ondan özge gönül sığıncın mı var
**
Saptırmakmış her dem işi iblisin
Cahil olan erdem nedir ne bilsin
Vahiy yoksa başa çıkar değilsin
Kur’an olmayınca direncin mi var
**
Düşmanı kişinin kovulmuş şeytan
Nefistir onunla ortaklık yapan
Tutarsan orucun imana kalkan
Namazdan özge bir kılıncın mı var
**
Aykıri- Cahit Telkök