İki kişilik yaşadık aşkımızı,
Sen ve ben.
İlkleri yaşadık birbirimizde,
Yüzdük sevda denizinde.
Çakıl taşlarındandı evimiz,
Midye kabukları olmuştu çardağımız.
Çiçekler süslüyordu penceremizi.
Bitmek bilmezdi hayallerimiz...
Yarınları süsleyen,
Az şeyle yetinir, mutlu olurduk.
Yeminler ederdik, geleceğe dair...
Ellerimiz ayrılmamacasına kenetlenirdi,
Parmaklarımızın izi kalırdı birbirinde...
Harçlığımızdan biriktirdiğimiz parayla,
Takardık aramızda söz yüzüğünü,
Keserdik kurdelasını biz... ikimiz...
Perçinlerdik böylece, mutluluğumuzu.
Kovalardı günler günleri,
Yaklaşırdık vuslata adım adım,
Adı konmamış bir sevdaydı,
Yaşıyorduk, çılgınlar gibi doyasıya...
Çocukluk aşkı, dense de adına,
Saf, masum, dupduru...
Her türlü yalandan, riyadan uzak,
Yoktu bu ilişkide tuzak.
Seviyorduk birbirimizi, nedensiz.
Kalsak da kimsesiz,
Yolumuz, gönlümüz bir,
Ayrılmayız, ayrılamayız biz
Böyle düşünüyorduk o yıllarımızda...
Geçti yıllar, büyüdük mü ne,
Geldi aklımız başımıza.
İşte o zaman, gölge düştü sevgimize.
Düzeyli birliktelik koyduk adını.
Tükenmişti sevgiler, ayrılmıştı eller.
Ne yaparsan yap, birleşmiyor gönüller ...
Refik
21 . 06 . 2015
İstanbul
(
Neydik Ne Olduk başlıklı yazı
keskin2011 tarafından
21.06.2015 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.